Süreklilik - Öz Disiplin – Tutku

Yazar : S. Sinan ULUSOY

Yapabileceğimiz herşeyi yapabilme yolunda en önemli kriterlerden biri süreklilik.

Değerli Apelasyon Okurları,

 

Bu ay satırlarıma Thomas Edison’ın sevdiğim bir sözü ile başlamak istiyorum. ‘’Yapabildiğimiz herşeyi yapsaydık, buna kendimiz bile şaşardık.’’ 

 

Yapabileceğimiz herşeyi yapsaydık... Bu söze dikkat ! Yapabileceğimiz herşeyi yapabilme yolunda en önemli kriterlerden biri süreklilik. Sürekliliği destekleyen ve başarı yolundaki (yapabileceklerimizi yapabilme yolunda) eylemlerimizi maksimum verimle hayata geçirmemizi sağlayan diğer iki önemli kriterden biri öz disiplin diğeride tutku.  

 

Süreklilik – Öz Disiplin - Tutku

 

Bazılarımız için iş rutini, bazılarımız için okul veya özel yaşam rutini, yemek  yeme  alışkanlıklarımız,  egzersiz rutinimiz, sosyal ilişkilerimiz,   uyku   vs   gibi  “iş-özel-aile”  hayatımızda belirli  düzen  ve  kurallar içinde hareket etmezsek hedeflerimize ulaşamayacağımız hepimizin farkında olduğu bir gerçek. Sadece istemek tek başına yeterli değil.   

Hayatımızın hangi alanında olursa olsun yaptıklarımızı ne kadar tutkuyla ve arzuyla yapıyorsak o kadar başarılı sonuçlar elde ederiz. Ancak kalıcı başarı için olmazsa olmaz kriterimiz süreklilik. Sürekliliği olmayan sadece belli bir dönemi içeren geçici başarılar bize arzu ettiğimiz sonuçları getirmez.

 

Gerçek  başarıdan söz edebilmemiz için sürekliliğin varlığı gerekir. Sürekliliği yakalamak için sahip olmamız gereken vasıf öz   disiplin. Öz disiplin güçlü kişiler her alanda başarıya daha yakın olan kişilerdir. 

 

Öz disipline sahip olmadan süreklilikten bahsedemeyeceğimiz gibi  arzu, istek, tutku olmadan da bunların hiç birinden bahsedemeyiz. 

 

“İyi ve gösterişli vücuda sahip olmak için ne yapmalıyım? Nasıl beslenmeliyim?” soruları bana sıklıkla sorulan sorulardan ikisi. 

 

Bu sorular ile karşılaştığım zaman ilk etapta yaptığım yorum – “Bu işin sırrı ve sihirli bir değnek yok. Uyulması ve yaşam biçimi haline getirilmesi gereken bazı gerçekler var. Eğer bu konuda gelip geçici bir hevesle hareket edilecekse zaten çok söze gerek yok. Ancak egzersizi ve doğru beslenmeyi hayatımızın vazgeçilmezlerinden biri haline getirip yaşam akışımız içersinde yeme-içme kadar normal bir rutine dönüştüreceksek o zaman söylenecek ve yapılacak çok şey var”. 

 

Doğru yapılması gerekenleri sıralamak gerekirse benim vazgeçilmez  beş anahtar kriterim var. 

 

  1. 1. Doğru Beslenme
  2. 2. Doğru Egzersiz
  3. 3. Yeterli Dinlenme
  4. 4. Kendini Analiz 
  5. 5. Süreklilik

 

Söz konusu olan egzersiz hayatınız ise sizlere de bu beş önemli kriteri kuvvetle dikkate almanızı tavsiye ederim. 

 

Aksi takdirde çevrenizde sıklıkla duyduğunuz bu Pazartesi yeni başlangıç yapıyorum, PT ile çalışmaya başlıyıp düzenli bir rutine giriyorum, yeni diyet programına başladım bundan sonra doğru beslenmeden vazgeçmem ve benzeri sözleri söyleyipte hayata geçiremeyenler kervanı içinde yer alırsınız.

Maalesef egzersiz ve beslenmeye ilişkin ilk etapta atılan bazı adımlar yaşam tarzına dönüştürülmediği ve süreklilik arz etmediği için istenilen veya hedeflenilen sonuçlarada ulaşılması imkansız oluyor.

 

Hangi spor dalı olursa olsun her branşın gerektirdiği disiplinin ortaya koyulması dahi başlı başına takdiri hak eden bir durum. 

 

Başarı illa birincilik veya derece yapmak anlamına gelmemeli. Body building, cross training, atletizm, serbest dalış, binicilik, tenis vs. farklı  branşlarda faaliyet gösteren dostlarımın süreklilik arz eden ve yaşam tarzına dönüşmüş disiplinli ve planlı hayatlarını göz önüne getirdiğimde bu yaşam biçimlerinin dahi şampiyonluğa bedel alkışı ve takdiri hak ettiğine inanıyorum.

 

Unutmayın öz disiplin ile gerçekleşen süreklilik arz eden yaşam rutini kendinize olan öz saygınızın ve güveninizinde tavan yapmasına zemin hazırlar. 

 

Öz Disiplin – Süreklilik = Öz Saygı ve Öz Güven

 

Sözün özü sadece bir hedef veya hedefler belirlemek ve bu hedef/lere ulaşma yolunda doğru bir başlangıç yapmak hedef/lerimizi gerçekleştirmek için çok önemli olsada, hiç şüphesiz tek başına yeterli değil. Başlangıç ile sonuç arasında alınması gereken uzun bir yol var ve bu yolu sapmadan katedebilmek öyle sanıldığı gibi kolay değildir. 

 

Hayal ettiklerinizi gerçekleştirme yolculuğunuzun istek, tutku, öz disiplin ve süreklilik ile bezenmesi dileklerimle hepinize sağlıklı ve mutlu bir Haziran ayı diliyorum.

 

Kalın sağlıcakla değerli Apelasyon okurları.