Sonrasında...

Sebep Çin’miş, yok efendim ABD başlatmış… Bu bir denemeymiş, parayı yönetenlerin çok daha büyük projeleri varmış…

Sebep Çin’miş, yok efendim ABD başlatmış…

Bu bir denemeymiş, parayı yönetenlerin çok daha büyük projeleri varmış…

Aşısı aslında ilk günden hazırmış…

Bırakalım bunları komplo teorisyenlerine.

 

Paça çorbası derde devaymış…

Yok efendim sayılar saklanıyormuş,

dünya sıralamasında kötüymüşüz, iyiymişiz,

Bırakalım bunları da tıp dünyası çalışanlarına,

şimdiye kadar gösterdikleri ve de gösterecekleri 

üstün gayret ve özveri için minnet duygularımızı ileterek,

ve de elbette akla yatkın tedbirleri elden bırakmadan.

 

Kimi araştırmalara göre 200 bin yıllık,

kimilerine göre 350 bin yıllık insanlık tarihinde,

ne kaotik zamanları geride bıraktık, 

elbet bu virütik dönemi de atlatacağız.

Sonrasına bakalım, biz.

“Sonrasında” neler olacak, onu konuşalım, biraz…

 

Gıda…

 

Bugün bir yakınımla görüştüm, 

kendisi yurt dışında,  okyanusun diğer yakasının bir başkentinde.

Marketlerde gıda arzında sıkıntı hissedilmeye başlamış.

 

Toplumsal ve yönetimsel 

zeka / akıl / öngörü düzeyleri yeterli olan,

iç talebi dış alıma bağlı ülkeler,

hayvancılığa ve tarıma,

dolayısıyla iç üretime daha fazla önem verecekler,

sonrasında…

 

Liderlik…

 

Bir yazı okudum geçenlerde (*),

bizden bir yazar da, kendi yazısına konu yapmış (**);

dünya liderlerinin güven oylarının 

bu dönemde artış göstermiş olmaları, hakkında.

 

Bizde bir söz vardır:

Dereyi geçerken at değiştirilmez.

Hele bir geçelim dereyi, geride bırakalım şu günleri,

karne notları verilecektir liderlerin,

sonrasında…

 

Petrol…

 

Bugüne kadar,

bir şekilde burunlarından kıl aldırmayan petrol ülkeleri,

% 65-70  eksi fiyata (***) razı hale geldiler.

Petrol uğruna dökülen onca kan dökenler;

alt toplamın daha da beter olmaması için

dua edenlere döndüler.

 

Doğayı mahveden,

ülkeleri birbirine düşüren petrol tüketiminin 

o kadar da gerekli olmadığı anlaşılacak,

sonrasında…

 

Hobi…

 

Dilimize yabancı, İngilizcesi “hobby” olan kelimeyi,

Türk Dil Kurumu benimsemiş;

“uğraşı” olarak vermiş,  

ve de şöyle bir ‘Haldun Taner’ cümlesi ile açıklama gereği duymuş:

“Meslek dışında biricik merakı, kendi tabiriyle hobisi fotoğrafçılıktı.”

 

Önlemler ve yasaklar gereği evde kalmak,

tabiri caizse “bastı, basıyor, basmaya da devam edecek” hepimize.

Evden çalışma imkanı olanların dahi, 

“boş zaman”ları, kayda değer bir artış, hatta fazlalık gösterdi.

 

Hepimiz, “enfeksiyon pratisyeni”, 

hatta bazılarımız “uzman” olduk, o ayrı.

 

Kadın / erkek demeden;

başta “mutfak sanatları” olmak üzere,

içimizde gizli kalmış ne yetenekler varsa,

saldık ortalığa, 

ev halkı yetmedi, dostlarla giriştik yarışa.

 

“Vakit yok” bahane olmaktan çıktı.

Bebelerle bebe olduk, büyüklere büyük.

Birikmiş kitaplarımız vardı, süs olan kitaplığımızda,

ya da biriken başucumuzda, onlara el attık.

 

Hobi, bana göre, kişinin kendisi için,

kafasını, ruhunu rahatlatabileceği zamandır, ayırdığı.

Bunu sevdik, ve de hayatımızın bir parçası olarak kalacaktır artık,

sonrasında…

 

Sosyal Medya…

 

Arife tarife gerekmez.

Yemek içmek, tuvalet, vb. temel ihtiyaçlarımızdan sonra,

bazen uğruna uykuyu bile ötelediğimiz bir “değer” oldu.

 

Meğer ne kadar da önemli,

ne kadar – bir anlamda – kurtarıcı,

sanal dahi olsa sosyalleşmek için gerekli imiş.

 

Mutlaka bugünkü seviyesinde kalmayacaktır,

ancak bir vazgeçilmez olarak hayatlarımıza yerleşecektir,

sonrasında…

 

Televizyon…

 

Dizilere ne oldu?

Başlarda soruyorduk, artık aklımıza bile gelmiyor.

Ya haber, ya medikal tartışmalar seyrediyoruz, 

ya da birçok alternatif yayın kuruluşlarının yayınları oldu,

izlediğimiz. 

 

Yayın kuruluşları, 

hele devlet desteği ile malı götürenler,

kendilerini sorgulamak, yeniden yapılanma zorunda kalacak,

sonrasında…

 

Para…

 

Adaletin,

adaletsizliğe boyun eğdirdiği bir dönemden geçiyoruz,

özellikle de para konusunda.

Elbette kabul, 

parası olan ve bu sayede iyi beslenen, daha şanslı.

Ancak, virüs yine de bakmıyor banka hesaplarına, ya da makama.

Zenginlik; para harcayabilme gücüdür.

Kullanamadığın güç, güç değildir.

 

Bir de bazı şeyleri fark ettik:

Ne kadar gereksiz nedenlerle, gereksiz şeylere para harcıyormuşuz.

Ne kadar çok bizden durumu kötü olanlar varmış.

 

Hırs, para için paralanmak, vb. ahlaki / ahlak dışı çabalarımızı

yeniden gözden geçireceğiz, kendimizi sorgulayarak,

yaşamın ölümle tehdit edildiği noktayı geride bırakmamız

sonrasında…

 

Nice nice başlıklar, paragraflar eklenebilir.

Ve de muhtemelen, her birimiz, hayatlarımızdan

bazı değerleri çıkartmış, bazı yenilerini eklemiş, 

daha akılcı, daha düşünen, daha gerçek değerleri öne alan, 

daha azla yetinebilen, sahip olduklarımızla daha mutlu,

daha barışçı olacağız.

sonrasında…

 

Sağlık huzur keyif diliyorum.

 

KAYNAKLAR

 

(*) https://www.nytimes.com/2020/04/15/world/europe/coronavirus-presidents.html

(**) https://t24.com.tr/yazarlar/mehmet-y-yilmaz/erdogan-a-destek-artiyor-ama-simdilik,26259

(***) https://www.macrotrends.net/1369/crude-oil-price-history-chart