Mür-Myrrha-Mürmürsafi

Ağacın boyu ortalama 2-5 m. arasındadır. Dikenli dallara ve minik yapraklara sahiptir. Reçinesi, kokulu ve yapışkandır.

Commiphora myrrha. 
Grekçe: Μύρρα, Mýrra, Latince myrrha.

Ağacın boyu ortalama 2-5 m. arasındadır. Dikenli dallara ve minik yapraklara sahiptir. Reçinesi,  kokulu ve yapışkandır. Sakızı sarımsı renkte, şeffaf ya da opaktır; balmumu kıvamındadır ve çabuk katılaşır. Toplandıktan sonra katı ve parlak hal alır. Durdukça koyulaşır. Commiphora myrrha, Afrika’da özellikle Yemen, Somali, Suudi Arabistan ve Etyopya’ya özgü bir bitkidir. Kızıldeniz, Hint Okyanusu kıyılarında da yetişmektedir. Arapça “murr”, Hintçe’de “bol, bola ya da hirabol”.  “Mürrüsafi” ve “mirra" olarak da bilinir. 

Antik mitolojide, özellikle Mısır tanrısı İsis ile ilişkili olarak karşımıza çıkar. Cenaze ve yas törenlerinde kullanıldığı bilinmektedir. Tarihçi Herodotos’un anlatımına göre, Mısır’da mumyalamada kullanılmıştır. Cenazenin bedeni kesilip içi boşaltıldıktan sonra, karnına dövülmüş saf mür ve çeşitli kokular doldurulmaktadır. Mısır’da, Thebes Nekropolisi’ndeki (mezarlığı)  Deir el-Bahari Tapınağı’nın duvarlarında, kraliçe Hatshepsut’un (MÖ 1479-1458), Punt Krallığı’ndan getirdiği mür ağaçları betimlenmiştir. 

Antik Mısır’da piramitlerde çalışanlara, banyodan sonra mür yağı ile masaj yapıldığı bilinmektedir. Aromaterapi, Mısır’da MÖ 3500’lerden itibaren görülür ve “mür yağı” sıklıkla kullanılmıştır. Tutankhamon’un mezarında “mür tütsüsü” kullanıldığı bilinir. Mısır’da 3. Hükümdarlık zamanında (MÖ 2650-2675) mumyalamada, mür yağı diğer yağlarla birlikte kullanılmıştır. Antik Mısır, Yunanistan ve İtalya’da, kutsal törenlerde, “mür tütsüsü” kullanıldığı bilinmektedir. 

Mür Ağaçları, Antik Mısır'dan

Antik Grek mitolojisinde Myrrha, Kıbrıs kralı Kinyras ile Kenkhreis’in kızıdır. Suriye Kralı Kinyras’ın kızı Myrrha’nın birlikteliğinden Adonis dünyaya gelir. Bu uygunsuz birliktelik sonrası, babası Myrrha’yı öldürmek isterse de tanrılar onu mür ağacına çevirirler. Dönüştükten sonra Mür’ün gözyaşları akmaya devam eder. Fenike dilindeki Adon’un Hellenleşmiş biçimi Adonis’tir ve MÖ 6. yüzyıldan itibaren Grekler tarafından kullanılmıştır.  Adonis (İbranice’de efendi anlamına gelen Tammuz, Türkçe’de Temmuz) Fenike’de bereketin sembolüdür. Sümer ve Hitit kaynaklarında da adı geçer.

Adonisin Doğuşu Marcantonio Franceschinic (1685)

Theophrastus, Dioscorides, Plutarkhos ve Plinius gibi antik yazarlar mür’ün çeşitli kullanımlarından söz etmişlerdir. Dini törenler ile cenaze ve evlilik törenlerinde tütsü yapılırken ve ayrıca tıbbi reçetelerde kullanıldığı bilinmektedir. Çok sayıda Mısır parfümünde bu bitkinin kullanıldığını anlatırlarken, özellikle Plinius, Roma’ya 3000 ton kadar tütsü malzemesinin geldiğini ve bunun 600 ton kadarının myrhha olduğunu belirtmiştir ki bu Roma’da altın kadar değerlidir. MÖ 257’den bir papirüste ise “Mendes mür”’ünün küçük deri kaplarda saklandığı yazılıdır. 

Romalı ünlü şair Ovidius’un, MS 8. yüzyılda basılmış olan, Metamorphōseōn Librī  (Metamorfoz) isimli eserinde  Myrrha’dan söz eder ve yakarışlarını dile getirir. Dante “İlahi Komedya”sında Vittorio Alfieri’nin “Mirra” sından etkilenmiştir. 

Myrrha/mür bitkisinden ismini alan bazı yerleşimler bulunmaktadır: Smyrna (Σμύρνα: Smürna), Myra-Andriake gibi. Grek ve Lykia dilindeki kaynaklarda “Myrrh” olarak geçer. 

Myra-Andriake yerleşiminde,  “Commiphora myrrha”nın, kente özgü kokulu yağ üretiminde kullanıldığı, kazı çalışmalarında bulunan koku şişeleri ile anlaşılmıştır. Ayrıca, kilisenin kuzeyinde rastlanan mür yağı kutsama odası ‘Myrophylon’ ve mür yağı saklama odası ‘Myrophylakion’ bulunması, bu bitkinin kent için ne denli önemli olduğunu gösterir. 

Mür ağacının reçinesinin çeşitli kokuların yapımında ve tıbbi reçetelerde kullanıldığı bilinmektedir. Ağız yaralarının giderilmesinde, gargara ve diş macunu olarak, spazm giderici, adet söktürücü ve solunum yolu hastalıklarında kullanılmıştır. Günümüzde de ilaç yapımında, parfüm üretiminde ve tütsü olarak sıklıkla kullanılmaya devam edilmektedir.

Anahtar kelimeler: Antik, arkeoloji, bitki, myyrha, botanik.  

Summary

“Commiphora myrrha” is a tree which is called as “myrrha” ancient Greek and  Roman world. Myrrha comes from Southernn Arabia and Somali coasts and was known from the 2.nd millenium BCE. in Egypt and and Assyrian area. It reached to the Meditarranean arae by the Red Sea. It was planted and cultivated also in Sardis in Anatolia. The myrrha was an aromatic resin and  used in perfumes and foods. It was used to frankincense in religious , wedding and burial ceremonies. It was used in medicine. Sappho, Theoprastus and Plinius describes the myrrha tree and resin. Myrrha was popular resin in Greek and Roman World and it’s value as gold.  

Anahtar kelimeler: Ancient, archaeology, plant, myrrha, bothanics. 

 

Kaynakça

Plinius,  Naturalis Historia, Pliny the Elder, The Natural History  John Bostock, M.D., F.R.S., H.T. Riley, Esq., B.A., Ed., Perseus Digital Library.  

Ovidius, Ovid's Metamorphoses Books 1-5 (Bks 1-5), University of Oklahoma Press,  1998. 

Balchin M. L.,, Aromatherapy Science: A Guide for Healthcare Professionals, 

Çevik N., “Mür Soluyan Kent: Myra / The City Breathing Myrrh: Myra ”, Eds: H. İşkan, E. Dündar,  Lukka’dan Lykia’ya: Sarpedon ve Aziz Nikolaos’un Ülkesi / From Lukka to Lycia: the Land of Sarpedon and St. Nicholas, Yapı Kredi Bankası 2016, 224-236. 

Dalby A., Food in the Ancient World from A to Z, New York, 2003. 

David Crow, L.Ac., “Frankincense and Myrrh: The Botany, Culture, and Therapeutic Uses of the World´s Two Most Important Resins”, 

Erhat A., Mitoloji Sözlüğü, İstanbul, 1984. 

Lucas A.- Harris J.,  Ancient Egyptian Materials and Industries, Cambridge University Press, 2000. 

 Manniche L., Sacred Luxuries: Fragrance, Aromatherapy, and Cosmetics in Ancient Egypt, Cornell University Press, 1999. 

Nicholson Paul T- Shaw I., Ancient Egyptian Materials and Technology, Cambridge University Press, 2000. 

Sökmen A. - Tosun Figen, “Kültür ve Bitkilerde Bilimsel Adlandırma”,  1, 2, Batman Üniversitesi, Uluslararası Katılımlı Bilim ve Kültür Sempozyumu, 18-20 Nisan, Yaşam Bilimleri Dergisi, 1,2,   2012. 

http://www.aktuelarkeoloji.com.tr/likyanin-mur-soluyan-kenti

http://www.saintnicholasway.com/tr/works-view/myra/