Tek Yol Organik Tarım: Organopónicos Bahçeleri

Yazar : Edanur FIRAT
Konu : Tarım

Gıda kıtlığına yanıt olarak Küba, inanılmaz bir başarı ile küçük ölçekli tarım programlarından oluşan Organopónico programı aracılığıyla kentsel tarımı teşvik etmek için devreye girerek baştan aşağıya geniş bir sistem geliştirmiş olmuştu.

Yazar: Edanur Fırat
 

 
Abstract

In tackling food shortages, Cuba had started to promote urban agriculture developing an extensive system from the ground up with small-scale farming programs. Organoponicos gardens consist of long, slightly elevated terraces filled with soil containing abundant organic matter and covered with drip irrigation lines and mulching. It is useful to carefully examine the agricultural and social solutions created by alternative methods such as the organoponic system, with all its subtleties.
 


Genelde pitoresk kolonyal mimarisi ve klasik arabalarıyla bilinen Küba’nın gıda üretiminin neredeyse tamamının yerel düzeyde ilerlediğini ve yerel tüketime yönelik bir ekolojik kentsel tarım politikasına sahip olduğunu biliyor muydunuz? 

Uluslararası siyasi değişiklikler, Küba’da ticari ilişkileri zedelemişti ve büyük ölçekli mekanize tarımı sürdürmeyi de imkansız hale getirmişti. 1991'de Sovyetler Birliği'nin çöküşüyle birlikte Küba buğday ve fasulye arzını neredeyse bir gecede kaybetmekle kalmayıp petrole, kimyasal gübrelere ve böcek ilaçlarına erişimini de kaybetmişti. Gıda ve ilaç ambargosu, Kübalıların ‘período especial’ yani ‘özel dönem’ olarak adlandırdığı süreci başlatmıştı. Bu süreçte hastalık ve açlık giderek artış göstermekteydi. Öyle ki insanların sokakta muz kabuklarını püre haline getirerek yedikleri bir dönem yaşanıyordu. Artık Küba, %69'u şehirlerde yaşayan 10,5 milyonluk nüfusunu, tüm gıda sisteminin dayandığı mal ve teknoloji olmadan beslemek için bir yol geliştirmek zorundaydı. Durum böyle iken 27 Aralık 1987’de çok önemli bir karara imza atılarak, Havana başta olmak üzere ülke çapında “kent bahçeciliği” yapılmaya başlanacaktı. Ancak sadece şeker ve tütün gibi ham maddeleri yetiştirme konusunda bilgisi olan halk, çeşitli tarım ürünleri yetiştirme konusunda endişelere sahipti. Ülke toprakları hem uzun süredir uygulanan monokültürel tarım alışkanlığı yüzünden verim kaybı yaşamış hem de tarıma uygun arazi alanı giderek azalmıştı. 

“Sizin için organik tarım bir seçim, bizim için tek yoldu”

Halk, hastalık ve zararlılar ile mücadele yönetimi, ürün rotasyonu, kompost ve toprak düzenleme-koruma uygulamalarını organik tarım yöntemleri ile gerçekleştirmek üzere bölge bölge dolaşarak teşvik edildi. Çeşitli uygulamalar yaptırıldı. Toplum günden güne kompost, vermikompost gibi kimyasal olmayan gübreler ve biyopestisit tekniklerinde uzmanlaşmaya başladı. Orada dedikleri gibi: “Sizin için organik tarım bir seçim, bizim için tek yoldu”.

Gıda kıtlığına yanıt olarak Küba, inanılmaz bir başarı ile küçük ölçekli tarım programlarından oluşan Organopónico programı aracılığıyla kentsel tarımı teşvik etmek için devreye girerek baştan aşağıya geniş bir sistem geliştirmiş olmuştu. Toplumda bazı bireyler, kendi inisiyatifleriyle binalar arasındaki terk edilmiş arazilerde, otoparklarda, yolların arasındaki boşluklarda veya şehrin eteklerindeki boş çiftliklerde çiftçilik yapmaya başlamıştı. Bu bahçelerin bir kısmı çiftçilerin kendileri tarafından işbirliği içinde yönetilirken, bazıları da devlet çalışanları tarafından yönetilmekteydi. Parseleros adı verilen bu binlerce yeni kentsel çiftçi, çiftçi kooperatifleri ve çiftçi pazarları kurup geliştirdi. Bu kentli çiftçiler, üniversiteden uzmanlarla organik gübreler, zararlılara karşı ekolojik mücadele ve tohumlar gibi konularda eğitim veren Küba Tarım Bakanlığı'nın (MINAGRI) desteğine sahiplerdi. 


Organik Bahçelerle Dolu Bir Şehir Mümkün Mü? 


Bahçeler, günümüz şehirleri ile avcı-toplayıcı atalarımızın vahşi doğaları arasında resmi ve pratik bir köprüdür. Organoponicos bahçeleri, bol miktarda organik madde içeren toprakla doldurulmuş ve damla sulama hatları ve bazı durumlarda malçlama ile kaplanmış, uzun ve hafif yükseltilmiş teraslardan meydana gelmekte. Küba'nın bu bahçelerinden hepimizin öğrenebileceği şeyler olduğunu düşünüyorum. Bu bahçelerin oluşumuyla kentsel alanlardaki boş araziler yoğun organik çiftliklere dönüştürülmüş oldu. Şehirlerde çiftçiliğin zorluklarını aşmak için geliştirilen geleneksel organik tarım yöntemleri ve yeniliklerin bir kombinasyonunu kullanan bu bahçeler, ülke genelinde hızlıca gelişim göstererek şu anda Küba'nın taze ürününün tahmini  %60'ını sağlamış oldu.

Organopónicos terimi, bitkiyi su ve mineral besinlerle zenginleştirilmiş inert substratlar üzerinde yetiştiren hidroponik tarım yöntemi gibi yoğun, yüksek verimli bahçecilik üretim sistemlerinden ayırt etmek için icat edildi. Havana'nın şehirli çiftçileri hidroponik ile deneyler yapmış olsa da, bu teknoloji güvenilir bir kimyasal girdi kaynağına bağlıydı. Kübalılar, ürün artıklarından, ev atıklarından ve hayvan gübresinden elde edilen organik bir substrat kullandığı için çözümlerine organoponik adını verdiler. Damla sulama, düzenli kompost ilavesi ve iyi adapte edilmiş çeşitlerin kullanımı, karışık ekim, ürün rotasyonu ve entegre haşere yönetimi gibi iyi bahçecilik uygulamaları ile yükseltilmiş yataklar tüm yıl boyunca sebze üretebilir hale geldi ve metrekare başına 4-24 kg’ye varan verimler elde edebilir oldu. 

Organoponiklerin işleyiş yapısı bahçeden bahçeye değişim gösteriyor. Hükümet, topluluk çiftçilerine toprağı ve suyu kullanma izni veriyor. Toprak sahipleri, ülke genelinde 200'den fazla kamu merkezinde üretilen faydalı böcekler ve bitkisel kökenli pestisitler gibi “biyolojik kontrol” araçlarının yanı sıra damla sulama için organik gübreler ve tohumlar satın alabiliyorlar. 

Küba'da şu anda üretim yoğun olarak yerel kooperatifler ve üretici birlikleri ile örgütlenerek ilerletilmekte. 7.000'den fazla organoponik bahçeye sahip olan ülke kentleri, Havana'da 200'den fazla meyve bahçesi ile vatandaşlarına meyve ve sebzelerin %90'ından fazlasını sağlamakta. Şu anda organoponiklerde yılda yaklaşık bir milyon ton gıda üretiliyor.

Küba gıda programı, sürdürülebilir yöntemlerin ulusal ölçekte etkin bir şekilde kullanılabileceğini gösteren, tarımda dikkate değer bir deneydir. Ayrıca, bu programların artan gıda güvenliği ve kentsel güzelleştirmeden halk sağlığının geliştirilmesine kadar çok çeşitli faydalar sağladığını da göstermiştir. Tamamen organik yöntemler içeren toplum öncelikli bu yaklaşım şantiyelerde, boş arsalarda ve yol kenarlarında uygulanabilir ve eğimli arazilerde teraslar halinde düzenlenebilir. Toprak, belirli karışımlar kullanılarak belirli ürünlere göre uyarlanabilir. Toprak nematodlardan veya mantarlardan etkilenirse, tüm substrat değiştirilebilir. Gerekirse bahçeler demonte edilebilir ve yeniden yerleştirilebilir.


Organoponicos’tan Kesitler 


En bilinenleri arasında 1997 yılında şehir merkezinin 8 km doğusundaki terk edilmiş çorak arazide kurulan Vivero Alamar var. 180 üyeli bir kooperatif tarafından işletilen Alamar'ın bahçelerinde yılda yaklaşık 300 ton organik sebze üretiliyor.
Şekil 1. Vivero Alamar Gıda Koop. 
 
Gıda erişiminde zorluk çeken bir ulus için kurumsallaştırılmış ve düzenlenmiş küçük kentsel çiftlik sistemlerinden biri olan La Sazon’u çevreleyen apartman kuleleri ve hemen yakınlarındaki satış noktaları insanların uygun fiyatlı, taze ürünlere kolay erişmelerini sağlamakta. 
 
Şekil 2. Organoponico “La Sazon,” Havana, Cuba
 
Şehirde sebze yetiştirdikten sonra onları yine yetiştirdiğiniz yerde satabileceğiniz, Cienfuegos'un en işlek yollarından birinde bulunan La Calzada organoponik bahçesi ve pazar tezgahı ulaşım maliyetlerini de ortadan kaldırıyor. 
 
Şekil 3. Organopónico La Calzada pazar tezgahı
 
Sonuç olarak, daha önce gıdasının %90'ı için ithalata bağımlı olan bir ülke, kentsel ve organik tarım yoluyla kendini besleyebilir hale geldi. Kentsel dokusu kendi yiyeceğini yetiştirmeye adapte olmuş bir şehirler ülkesi olarak bu hareket, dünya tarihinde geleneksel tarımdan alternatif tarım yöntemlerine en büyük dönüşümü temsil ediyor. Havana'da ve genel olarak Küba'da tarıma yönelik bütünsel yaklaşım, özellikle fosil yakıttan elde edilen zirai kimyasallar olmak üzere, minimum dış girdi kullanımıyla yüksek verim üretme ihtiyacıyla şekillendi.  Küba'nın, dünya çapında gıda üretimini etkileyecek bir “petrol zirvesi” krizi yaşayan ilk ülke olduğu söyleniyor fakat iklim değişikliği dünya adına bir tehdit oluşturmaya devam ederken, bir gün hepimiz sanayileşmiş gıda sistemimizin istikrarsızlığını hesaba katmak zorunda kalabiliriz. Bu ihtimale karşı organoponik sistem gibi alternatif yöntemlerden esinlenerek, bu gibi sistemlerin oluşturduğu tarımsal ve sosyal çözümleri tüm incelikleriyle ve dikkatle incelemekte fayda var.

Kaynaklar:
  1. Anonim, 2020, Cuba's Organopónicos, https://bit.ly/3suEpUK Erişim Tarihi: 11.01.2022
  2. Anonim, 2021, Los organopónicos de Cuba, https://bit.ly/3hvKw57 Erişim Tarihi: 11.01.2022
  3. Başer Kalyoncuoğlu, B. ve  Kalyoncuoğlu, B., 2013, Metropolleşme Sürecinde Kent Dışına İtilen Tarımın Kentle Bütünleştirilmesinde Yeni Bir Strateji: Kentsel Tarım, Peyzaj Mimarlığı 5. Kongresi, Adana.  
  4. FAO, 2015, Havana, https://bit.ly/3vua7DE Erişim Tarihi: 11.01.2022
  5. Kanbir, Ö. (2011). Endüstriyel tarımın krizi ve Küba tarımı. Praksis (25), 49-68.
  6. McNamara, T., 2018, Urban Farm-Fed Cities: Lessons from Cuba’s Organopónicos https://bit.ly/3K3u1Jz Erişim Tarihi: 11.01.2022
  7. Sarıcan, B., 2020, “Bir Daha Aç Kalmayacaksınız!”, Gasterea, https://gastereamag.com/kubada_gida_guvenligi/ Erişim Tarihi: 11.01.2022
Görseller:
  1. Felstead, A., 2012, https://bit.ly/3tgLRCh Erişim tarihi: 11.01.2022 
  2. McNamara, T.,2016 https://bit.ly/35k90eX  Erişim tarihi: 12.01.2022
  3. McNamara, T., 2018, https://bit.ly/3C1OThC Erişim tarihi: 12.01.2022