Alternatif Gıdalar: Günümüzün ve Yakın Geleceğin Yenilikçi Gıda Trendleri

Konu : Gıda, Yaşam

Hızla artan dünya nüfusunu beslemek için gıda sektörü yakın gelecekte nasıl bir değişime doğru evrilmektedir?

Yazar: Dr. Murat Gürsoy
 
Hızla artan dünya nüfusunu beslemek için gıda sektörü yakın gelecekte nasıl bir değişime doğru evrilmektedir?

Dünya nüfusu öngörülen verilere göre 2050 yılında 9.7 milyar, farklı görüşlere göre ise 10 veya 12 milyara ulaşacağı beklenmektedir (United Nations, 2021; Godfray, 2019; Ekmen, 2022). Şehirleşme oranındaki hızlı artışla beraber gelişmekte olan ülkelerde nüfusun %70’inin kentlerde yaşam süreceği tahmin edilmektedir. Bu nedenle daha kalabalık, daha kentli ve zengin nüfusu beslemek için gıda üretiminin de % 70 oranında artması gerekmektedir. Yıllık tahıl ve et üretiminin de bu doğrultuda artması hedeflenmektedir. Pratikte böyle öngörülmesine rağmen gerçek şu ki, küresel ölçekte tahıl ürünlerinin verimindeki artış oranı istikrarlı bir şekilde düşmektedir. 1960 yılında yıllık %3.2'den 2000'li yıllara gelindiğinde %1.5'e düşmüştür. Bazı insanlar teknolojik gelişmelerle oluşturulan modellerin küresel ölçekte bu düşüşü tersine çevirmek için yeterli olmayacağını savunurken,  diğerleri gerekli yatırımların yapılması ve tarımsal üretime yönelik politikaların hayata geçirilmesi durumunda gıda üretiminde gerekli artışın sağlanabileceğini savunmaktadırlar. Ancak üretimi arttırmak gıda güvenliğini sağlamak için yeterli değildir. Küresel iklim değişikliği, artan biyoyakıt üretimi, fiyat artışları, yerel afetler ve hastalıklar uzun vadede gıda güvenliğini büyük ölçüde tehdit etmektedir (FAO, 2009). Son yirmi yıl içerisinde genetiği değiştirilmiş organizmaların (GDO) kullanımındaki artış, deli dana hastalığı, kuş gribi ve Avrupa’da meydana gelen at eti skandalı gıda güvenliğinde ve kalitesinde kırılmalara yol açmıştır. Günümüzde ise Covid-19 salgını ve ülkeler arası anlaşmazlıklar yerel ve küresel ölçekte üretim, tüketim ve tedarik zincirinde büyük problemlere sebep olmuştur. Bu gelişmelerin paralelinde mevcut gıda uygulamalarının olumsuz çevresel, sosyal ve ekonomik etkileri ortaya çıktıkça insanlar artık gıda sistemini ciddi bir şekilde sorgulamaktadırlar (Zahaf ve Ferjani, 2016). Bu kapsamda dünyada “yeni bir tarım düzeni” oluşmaktadır. Bu tarım düzeninde iki yönlü bir dönüşüm yaşanmaktadır. Birincisi teknolojik dönüşüm diğeri ise öze dönüş. Her iki dönüşüm sürecinde de doğanın korunması, hayvan refahının sağlanması, sera gazı emisyonlarının azaltılması, su ve arazi kullanımının azaltılması ve biyoçeşitliliğin korunması hedeflenmektedir (Yıldırım, 2022). Bu doğrultuda insanlar artık alışılmış gıda kaynaklarının dışında “yeni alternatif” gıdalara ve alternatif gıda ağlarına yönelmektedirler. 

Alternatif gıdalar kısa tanımıyla konvansiyonel gıda sistemine karşı yeni arayışların ortaya çıkardığı alternatifler olarak tanımlanmaktadır. Taşkın (2019), alternatif gıda kaynaklarını daha kapsamlı olarak;  
Sexton ve arkadaşları (2019), alternatif proteinleri üç önemli grupta (kültürlenmiş et, böcekler ve bitki bazlı proteinler) , van der Weele, ve arkadaşları (2019), ise et alternatiflerini beş grupta (kültürlenmiş et, alg, böcekler, bitki bazlı et, ve bakliyatlar) ele almışlardır. Parodi ve arkadaşları (2018), kültüre alınan et, alg ve böceklerin gelecekteki besin potansiyelini, besinlerin biyoyararlanımına, sindirilebilirliğine, gıda güvenliğine ve tüketicilerin kabulüne bağlı olarak şekillenebileceğini ifade etmişlerdir. Günümüzde artık protein kaynağı olan hayvansal ete, deniz ürünlerine, hayvansal süte ve yumurtaya yeni alternatifler sunulmaktadır (Lahteenmaki-Uutela ve ark., 2021). 
 
Dünyanın ilk in vitro et bazlı burgeri 2013 yılında Hollanda Maastricht Üniversitesi’nde üretildi ve Londra’da panelistler tarafından duyusal değerlendirmeye tabi tutuldu. Buna paralel olarak dünyada çok sayıda (Mosa Meat, Super Meat, Memphis Meat, Modern Meadow, Finless Foods, Just ve Integriculture, Aleph Farms) kültürlenmiş et şirketi faaliyet göstermektedir (Sürek ve Uzun, 2020; Lahteenmaki-Uutela ve ark., 2021). Kültürlenmiş et; hayvan hücrelerine dayalı doku mühendisliği olarak karşımıza çıkmaktadır. Kültürlenmiş et veya deniz ürünleri üretmek için canlı bir hayvandan hücreler alınır, bir biyoreaktöre konur ve büyümelerini ve bölünmelerini sağlayan bir büyüme ortamı ile beslenir (en iyi ortamın, ölü bir buzağının kanından oluşan fetal sığır serumu (FBS) olduğu bildirilmektedir). Hücreler, farklılaşma adı verilen bir süreçle kas ve yağ hücrelerine dönüştürülür. Kültürlenmiş et, doku mühendisliği yoluyla bu farklılaşmış hücrelerden üretilir. Dünyadaki ilk kültürlü et izni Aralık 2020'de Singapur Gıda Ajansı, tarafından ABD merkezli Eat Just şirketine verilmiştir. Hoxton Farms, bitki bazlı ürünlere eklenmek üzere hayvansal yağ yetiştirmekte ve Gourmey şirketi ördek yumurta hücrelerinden kaz ciğeri hazırlamaktadır. Kültürlü et üretim sürecindeki şirketler arasında biyoreaktör üreticisi olan CellulaREvolution ve reaktörlerde hücre büyümesi ve farklılaşmasına rehberlik eden sinyal proteinlerine odaklanan CellRx yer alıyor (Lahteenmaki-Uutela ve ark., 20217). 

Yine süt endüstrisindeki hakim gıda trendlerinden biride alternatif bitki bazlı süt veya diğer bir adıyla bitki bazlı içeceklerdir. Aslında alternatif bitki bazlı sütler, Çin'deki soya sütü ve İspanya'daki kaplan cevizi sütü (horchata) gibi geleneksel gıdalar dikkate alındığında tamamen yeni bir ürün kategorisi olarak görülmemektedir. Bunlar bu iki ürünün bir parçası olarak ortaya çıkmıştır Bitki bazlı süt ürünleri; tahıl, baklagil, fındık, tohum ve yalancı tahıl bazlı olmak üzere 5 grupta ele alınmaktadır. Genellikle hammaddenin öğütülmesi, ardından sıvı kısmın ekstraksiyonu ve kaba parçacıkların ayrılmasıyla hazırlanır. Avrupa Birliği (AB) Yönetmeliğine (1308/2013) göre süt; “özellikle herhangi bir katkı veya ekstraksiyon olmaksızın bir veya daha fazla sağımdan elde edilen normal meme salgısı” olarak tanımlanmaktadır. Dolayısıyla Avrupa Birliği Adalet Divanı 63/17 sayılı basın açıklaması ile bitki bazlı ürünlerin “süt” ürünleri olarak tanımlanamayacağını ve bunların “bitki bazlı içecekler” olarak adlandırılması gerektiğini belirtmiştir (Vaikma ve ark., 2021). Bitki bazlı içecekler, geleneksel süt endüstrisine kıyasla daha az sera gazı yaydığından ve daha az toprak kullandığından dolayı genellikle çevre dostu ürünler olarak kabul edilmektedir. Kötü tat ve zayıf doku bu ürünlerde şimdilik dezavantaj olarak görülmektedir. Böcek bazlı süt alternatifi ise Tenebrio molitor böcek türünün larvalarından elde edilmiş olup sığır sütüne göre daha düşük çevresel etkiye ve benzer beslenme profiline sahip bir alternatif olarak ortaya çıkmıştır. Geliştirilen prototip %5,76 yağ ve %1,19 protein ve %1 den düşük karbohidrat içermektedir (Tello ve ark., 2021).   
 
Tek hücre proteinleri (THP), mayalar, mantarlar ve bakteriler dahil olmak üzere mikrobiyal hücre hatlarının kültivasyonu ile üretilmektedir. Bunlara ek olarak fotosentetik mikroalgler ve siyanobakteriler umut verici alternatif protein kaynağı olarak görülmektedirler. Mikroorganizmalar, geleneksel hayvansal gıda ürünlerinin yerini almak üzere kazein veya peynir altı suyu proteini gibi seçilmiş hayvan proteinlerini üretmek üzere genetik olarak işlenebilir. Perfect Day şirketi tarafından 2019 yılında ABD'de piyasaya sürülen hayvansal gıda içermeyen dondurma buna örnek verilebilir. Bakteriler tarafından üretilen yeni bir mikrobiyal proteinin potansiyel bir örneği, Solar Foods şirketi tarafından üretilen protein açısından zengin bir toz olan Solein'dir. Solein, bir toprak bakterisi tarafından fermantasyon reaksiyonundan üretilir. Toz halinde yiyeceklere katılabileceği gibi, 3 boyutlu yazıcılarla belli kalıplar halinde de sunulabilmektedir. Şirket ürünü AB’de ruhsatlandırmayı hedefliyor. Tek hücre proteinlerinin başka bir örneği, kağıt ve kağıt hamuru endüstrisinden gelen yan ürünleri değerlendirmek, balık ve kümes hayvanları için protein açısından zengin yem üretmek için 1960'larda geliştirilmiş olan bir Paecilomyces variotii mikoproteini olan PEKILO'dur. PEKILO ilk olarak protein açısından zengin yemler için geliştirilmiş olmasına rağmen, gıda bileşeni olarak da incelenmektedir (Lahteenmaki-Uutela ve ark., 20217). 

Bitki bazlı alternatif proteinler artık et, deniz ürünleri ve süt ürünlerini taklit eden çeşitli ürünlerde kullanılmaktadır. Beyond Meat ve Impossible Foods, bitki bazlı et; Good Catch, Ocean Hugger ve Loryma, bitki bazlı deniz ürünleri; Oatly ve Valio gibi şirketler ise bitki bazlı süt alternatifleri geliştirmektedirler. Türkiye’de ise bitki bazlı et ürünleri, Pınar Et, Veggy, Eat Vappy, Yaşam Food, Privegi, Vielife, Everyfresh, Soyfleks ve Moving Mountains; bitki bazlı süt ürünleri, Alpro, Nilky ve Fomilk tarafından tüketicilere sunulmaktadır (Plumemag, 2022). Bitki bazlı çalışmalarda ilginç teknolojik inovasyonlardan biri de “leghaemoglobin”dir. Baklagillerde bulunan leghaemoglobin, etten elde edilen hemoglobine benzer demir içeren bir moleküldür. Etin rengini, tadını ve dokusunu taklit etmek için bitki bazlı ürünlerde kullanılabilmektedir. ABD'de Impossible Foods şirketi 2019 yılında gıdalarda soya leghaemoglobin kullanmak için FDA onayı almıştır. Şirket, soya leghaemoglobin üretim sürecinde genetiği değiştirilmiş maya kullanmaktadır. Tabi bu durum Avrupa Birliği mevzuatları açısından sorunlu olarak görülmektedir. Bitki bazlı alternatif proteinlerin başka bir örneği, ABD'deki JUST şirketi tarafından üretilen maş fasulyesi proteinidir.
      
Bu proteinin ekstraksiyon teknolojisi, Amerika Birleşik Devletleri'nde patentlidir. İzolat, esas olarak çırpılmış yumurta alternatifi olarak kullanılmıştır, ancak şirketin amacı onu kraker ve atıştırmalıklardan içeceklere kadar çeşitli ürünlerde kullanmaktır. Nova Meat şirketi, gıda ürünlerinin dokusunu ve görünümünü kontrol etme imkanı veren 3D baskı teknolojisi ile bitki bazlı “dana” biftekler ve “domuz eti” şişleri üretmektedir. Taklit edilen et ürünlerinin bileşiminde, bezelye, pirinç izolatı, zeytinyağı ve kahverengi deniz yosunu özü bulunmaktadır. Planlarda somonu taklit eden 3D baskılı bir ürün de var. Şirket, 2020'de 'sığır' ve 'domuz eti' ürünlerini restoranlarda ve 2021'de endüstriyel üretimde bulundurmayı planlamıştır. Aynı şekilde İsrail’den Redefine Meat firması da 2018 yılında 3D tekniği ile biftek üreterek 2021 yılında İngiltere, Almanya ve Hollanda’da ticari olarak piyasaya sunmuştur. Avrupa'da 3D baskılı gıdalar, içeriklerinin yeni olup olmadığına bakılmaksızın üretim süreçleri nedeniyle yeni gıdalar olarak kabul edilmektedir (Lahteenmaki-Uutela ve ark., 20217).
      
Entomofaji veya böceklerin yiyecek olarak tüketilmesi son zamanlarda önemli bir alternatif gıda kaynağı olarak görülmektedir. Toplam bir milyondan fazla böcek türünden yaklaşık 2000 yenilebilir böcek türü vardır. Bu yenilebilir böcekler, insanlar, su ürünleri, kümes ve çiftlik hayvanları için gıda görevi görebilir. Böcek tüketiminin daha yaygın hale gelme potansiyeli, gıda endüstrisini kontrollü böcek evcilleştirmeye ve daha fazla strateji bulmaya sevk etmektedir. Gıda endüstrisi, böcekleri insan tüketimi için pazarlamak için yenilikçi yollar aramaya devam etmektedir. Böceklerden elde edilen ürünlere örnek vermek gerekirse; ekmek, kurabiyeler, tortillalar, enerji barları, pat'lar, soslar, makarnalar, tatlı ve tuzlu atıştırmalıklar, çikolatalar ve et ürünleri sayılabilmektedir. Örneğin hamburgerler, köfteler, ezmeler ve soslar, en lezzetli böcek türlerinden biri olarak kabul edilen un kurdundan (Tenebrio molitor) yapılmıştır (Ordonez-Araque ve Egas-Montenegro, 2021). 

Alglerde gıda ve hayvan yemi kapsamında alternatif protein kaynağı olarak büyük ilgi görmektedir. Kırmızı ve yeşil makroalgler, kahverengi makroalglere nazaran daha fazla protein (kuru ağırlık olarak %30’un üzerinde) içerdiği için tercih edilmektedirler. Ayrıca, makroalglerin toplam aminoasit oranı soya ve mısıra yakın olup %40 civarındadır. Mikroalg ve makroalgler alternatif protein kaynağı olmanın yanı sıra, esansiyel yağ asitleri içermeleri açısından da oldukça önemlidirler. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA), mikro ve makroalglerin uygulamalarını ve standartlarını tanımlamak amacıyla alg ve alg ürünlerine yönelik teknik bir komite kurmuştur (Lahteenmaki-Uutela ve ark., 2021).  Uluslararası IFF-DuPont şirketi İsrail’li Simplii Good ile işbirliği yaparak taze spirulina alginden ilk ticari füme somon analoğunu geliştirmiştir. Ürünün 2023'ün sonunda piyasaya çıkması bekleniyor. Daha 2020'de bu somonun küresel satış değeri yaklaşık 13 milyar Euro değerine ulaşmıştır (Newprotein, 2022).
      
Dünya Ekonomik Forumu’nun (2018) “yenilikçi” raporuna göre günümüzde en çok ilgi ve yatırım çeken alanlardan biri olarak alternatif proteinler ve yapay et görülmektedir. Alternatif proteinlere olan ilgi ve yatırımların çoğu Avrupa ve Kuzey Amerika’da yoğunlaşmaktadır. Son yıllarda İsrail’de de kayda değer gelişmeler gözlenmektedir. Laboratuvarda in vitro et üretmek, Dördüncü Sanayi Devrimi'nin mümkün kıldığı büyük bir teknik başarı olarak görülmektedir. Bazı “gıda bilimcileri (fütürologlar)” ete benzeyen ürünler üretmenin yanı sıra, mevcut duyusal deneyimimizin dışında yeni gıda kültürlerinin de yaratılacağını bildirmektedirler (Godfray, 2019).

Alternatif gıdalarla ilgili örnekleri literatür çalışmaları ışığında çoğaltmak mümkündür. Asıl merak edilen soru hızla artan dünya nüfusunun gıda ihtiyacını karşılamak için gıda sektörünün gelecekte nasıl bir değişime doğru evrileceğidir. Uzmanlar bu sorunun yanıtını bulmak üzere çok yönlü çalışmalar yürüterek çeşitli eylem planları hazırlamaktadırlar.  Özellikle kalabalık dünya nüfusunun protein ihtiyacını sürdürülebilir ve sağlıklı bir şekilde karşılamak için üç potansiyel yol ortaya konmaktadır;
Dünya Ekonomik Forumu şu an için paydaşları ile birlikte birinci seçeneğe yani alternatif protein kaynaklarının üretimine ve geliştirilmesine odaklanmaktadır. Bu alan her ne kadar kabul ve destek görmüş olsa da henüz cevabı net olarak verilmemiş birtakım sorularla da karşı karşıyadır. Örneğin alternatif proteinleri destekleyici veriler; bu proteinleri içeren besinlerin daha sağlıklı bir yaşam sürmemize yardımcı olacağını,  gıda zehirlenmesi veya kontaminasyon riski taşımayacağı, iyi bir tada sahip olacağı, çevre için daha faydalı olacağı [bitki bazlı alternatif bir burgerin normal bir sığır eti burgeri ile kıyaslandığında %90 daha az sera gazı,  %99 daha az su tüketimi, %93 daha az toprak ve %46 daha az enerji kullanılması (Beyondmeat, 2022)], hayvanlara zarar vermeyeceği, gıda ve hayvan yemi yetiştirmek için kullanılan araziyi serbest bırakarak gıda güvenliğini arttıracağı yönünde iken uyarıcı veriler; bunların küresel gıda sisteminde sadece küçük bir rol oynayacağı, gerçek gıda olmadıkları, gerçek ürün kadar iyi olmadıkları, özellikle kültürlenmiş et için kültür ortamında yer alan besin, hormon ve büyüme faktörlerinin tam olarak bilinmediği, kısa ve uzun vadede insan sağlığına olumsuz etkilerinin bilinmediği,  fetal sığır serumu için buzağı kullanımına gereksinim duyulması, mikrobiyal kontaminasyon riskinin her zaman mevcut olduğu, üretim ölçeği büyütüldüğünde laboratuvardan fabrikaya geçiş sürecinde kontaminasyon riskinin fazla olacağı, ortama ilave edilecek olan mikro besinlerin “kimyasal” olarak değerlendirileceği ve hayvancılık sektörüne büyük zarar vereceği yönündedir. Yine farklı düzenleyici makamların (dini makamlar dahil) kültür etini nasıl işleyecekleri ve belirli düzenlemelere tabi olup olmayacağı da henüz belli değildir. Ayrıca alternatif gıdaların potansiyel olarak tüketicileri toksin veya patojenler açısından etkileyip etkilemeyeceği nispeten tartışmalıdır. Tüketicilerin de alternatif gıdaları nasıl algıladıkları ve kabul ettikleri veya reddettikleri büyük ölçüde bir tartışma konusudur. Avrupa gıda yasasının, tek hücre proteinleri, bitki bazlı yeni proteinler, kültürlenmiş et, makroalgler ve böcekler dahil olmak üzere alternatif proteinlerin dönüştürücü potansiyelini ele alış şeklide sorgulanmaktadır. Yeni Gıda Yönetmeliği, bu konulara sağlık riskleri ve gıda güvenliği üzerinden yaklaşmaktadır. Birkaç mikroalg ve makroalg AB’de uzun zamandan beri bilinmesine rağmen bazı potansiyel yeşil makroalg türlerine ait gıdalar, böcekler ve böcek gıdaları AB için çok yenidir. Bu ürünler her ne kadar üye devletler tarafından kabul görmüş olsa da bunların hiçbiri henüz AB düzeyinde yetkiye sahip değildir. Çevreyi ve tüketicileri yeni teknolojilerin veya ürünlerin olası beklenmeyen risklerden korumak ile sürdürülebilir yenilikleri teşvik etmek arasında doğal bir gerilim söz konusudur. Bazı kesimler AB gıda yasasının daha esnek olmasını ve sürdürülebilir gıdalara geçişi engellememesi gerektiğini savunmaktadır (Lahteenmaki-Uutela ve ark., 2021).  

Sonuç olarak alternatif gıdalar, daha az sağlık riski, iyi bir gıda güvencesine sahip olduklarında ve insanların sosyal, kültürel, ekonomik, inanç ve damak zevkine hitap ettiklerinde o zaman gıda sisteminin önemli bir parçası haline geleceklerdir. Bu alanda çalışma yürüten kuruluşlar ürettikleri ürünlerin içerik bilgilerini ve üretim aşamalarını detaylandırarak tüketicileri etkilemeye ve onları gıda güvenliği konusunda ikna etmeye çalışmaktadırlar. Bunu yaparken de “çevre dostu ürünler” argümanını sonuna kadar kullanmaktadırlar. Hızla artan nüfusu beslemek için tarım ve gıdadaki yenilikçi dönüşümü iyi okumak ve alternatif gıda kaynaklarına yönelik çalışmaları iyi irdelemek gerekiyor.
Görünen o ki yakın gelecekte hayvansal et ve alternatif protein endüstrileri bir arada var olacak ve birbirini tamamlayacaktır.
 
Kaynaklar:
  1. Beyondmeat.com (Erişim Tarihi: Mayıs 2022)
  2. Ekmen, M.E., 2022. Şimdi Yeniden Tarım Zamanı. Apelasyon, 2022/06, Sayı:103
  3. Food And Agriculture Organization of the United Nations (FAO), 2009. Proceedings of the Expert Meeting on How to Feed the World in 2050. https://www.fao.org 
  4. Godfray, H.C.J., 2019., Meat: the Future Series Alternative Proteins. World Economic Forum, Oxford Martin School, Oxford University for the World Economic Forum’s Meat: the Future dialogue series 32p.  
  5. Lahteenmaki-Uutela, A., Rahikainen, M., Lonkila, A., Yang, B., 2021. Alternative Proteins and  EU Food Law.  Food Control, Volume 130, 108336, https://doi.org/10.1016/j.foodcont.2021.108336 
  6. Newprotein.net (Erişim Tarihi: Mayıs 2022)
  7. Ordonez-Araque, R., Egas-Montenegro, E., 2021. Edible insects: A food alternative fort he sustainable development of the planet. International Journal Of Gastronomy and Food Science, 23 (2021) 100034, https://doi.org/10.1016/j.ijgfs.2021.100034.
  8. Plumemag.com. Gastronomi (Erişim Tarihi: Mayıs 2022).
  9. Parodi, A., Leip, A., Boer, I.J. M., et al. 2018. The potential of future foods for sustainable and helthy diets. Nature Sustainability, 1, 782-789.
  10. Sexton, A.E., Garnett, T., and Lorimer,  J., 2019.  Framing the furture of food: The constested promises of alternative proteins. Nature and Space, 2, 47-72.
  11. Sürek, E., ve Uzun, P., 2020. Geleceğin Alternatif Protein Kaynağı: Yapay Et (Derleme Makale). Akademik Gıda, 18(2), 209-216, DOI: 10.24323/akademik-gida.758840
  12. Taşkın, A., 2019. Geleceğin Alternatif Gıda Kaynakları ve Gıda Teknolojileri. T.C. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Gıda Mühendisliği, Yüksek Lisans Tezi, Tekirdağ, 92 s.
  13. Tello, A., Aganoviç, K., Parniakov, O., Carter, A., Heinz, V., 2021. Product development and environmental impact of an insect-based milk alternative. Future Foods 4 (2021) 100080, https://doi.org/10.1016/j.fufo.2021.100080.
  14. United Nations, 2021. Population, food security, nutrition and sustainable development, Economic and Social Council, Commission on Population     and Development,  E/CN .9/2021/ 2,  www.un.org (Erişim Tarihi: Mayıs 2022)
  15. Vaikma, H., Kaleda, A., Rosend, J., Rosenvald, S., 2021. Market mapping of plant-based milk alternatives by using sensory (RATA) and GC analysis. Future Foods, 4, (2021) 100049, https://doi.org/10.1016/j.fufo.2021.100049.
  16. Van der Weele, C., Feindt, P., van der Goot, A. J.,  van Mierlo, B., and van Boekel, M., 2019. Meat alternatives: An integrative comparasion. Trends in Food Science& Technology, 88, 505-512. 
  17. Yıldırım, A.E, 2022. Yeni Tarım Düzeni/ Pandemi –İklim Krizi ve Gıda Egemenliği. Sia Kitap, 2. Basım, İstanbul, 374 s.
  18. Zahaf, M., and Ferjani, M., 2016. Alternative Foods-New Consumer Trends; In Organic Farming–A Promising Way of Food Production, INTECH open sicience/open minds Chapter 16, 305-326.
Görseller:
  1. Mdpi  (Erişim tarihi:17.05.2022)
  2. Greenbiz (Erişim tarihi:17.05.2022)
  3. Perfect day (Erişim tarihi:17.05.2022)
  4. Beyond meat (Erişim tarihi: 16.05.2022)
  5. Ocean hugger foods (Erişim tarihi: 13.05.2022)
  6. Daily Sabah (Erişim tarihi: 17.05.2022)
  7. Redefine meat (Erişim tarihi: 09.06.2022)
  8. New protein (Erişim tarihi: 17.05.2022)