PROBİYOTİKLER VE ZEYTİN

Sağlıklı yaşam ve beslenmeye verilen önemin artışıyla birlikte probiyotik içeren gıdalar son yıllarda market raflarında daha çok yer bulmaya başladı.

Sağlıklı yaşam ve beslenmeye verilen önemin artışıyla birlikte probiyotik içeren gıdalar son yıllarda market raflarında daha çok yer bulmaya başladı. Peki nedir probiyotik?

“Yaşam için” anlamına gelen Yunanca bir kelime olan probiyotik terimi ilk olarak 1967 yılında diğer mikroorganizmaların gelişimini destekleyen maddeleri tanımlamak için kullanılmış, 2001 yılında da FAO/WHO tarafından “Yeterli miktarda alındıklarında sağlık açısından yararlı etkileri olan canlı mikroorganizmalar” olarak tanımlanmış.  Probiyotik özellik taşıyan mikroorganizmaların insan sağlığı üzerindeki olumlu etkileri ise ilk defa 1908 yılında ortaya atılmış. Bulgar çiftçilerin fermente süt ürünleri tüketimi sonucu daha sağlıklı oldukları, bunun nedeninin ise bu ürünlerde bulunan çubuk şeklindeki bakterilerin (Lactobacillus spp) bağırsaktaki mikroflorayı olumlu yönde etkilemesi ve toksik mikrobiyal aktiviteyi azaltması olduğu belirtilmiş. 

Probiyotikler, eski çağlardan beri kullanılmaktadır. Tevrat’a göre Hazreti İbrahim uzun ömrünü ekşi süt içmeye borçludur. Eski Romalılar  bağırsak enfeksiyonlarında mayalanmış süt içilmesini öneriyorlardı. Türkler de yüzyıllardır yoğurt, kımız, kefiri hem beslenmek için hem de sindirim sistemi hastalıklarında kullanmaktadırlar.