Bağlar arasında Hüseyin Kazım

Memleketimizde yazılmış ilk Bağcılık kitabının yazarı olan Hüseyin Kazım bağcılık ile ilgili yazılarına ilk defa 29 nisan 1897 tarihinde Servet-i Fünun dergisinin 426. sayısında ‘Bağlar arasında’ isimli yazı dizisiyle başlamıştır. ‘İsmine bakarak vehleten bir edebi veya şairane eseri ihtar eden şu sahifelerde bilakis pek sade, pek hakiki şeylerden, topraktan, asmadan, bağdan, bağcılıktan bahsedeceğim’ sözleriyle başladığı bu yazı dizisi 6 ay kadar devam etmiş ve daha sonra kendisi tarafından kitap halinde neşredilmiştir. (2) Bu kitabın önsözü aşağıda yer almaktadır.

 

 

‘-Manisa Bağcılarına-

Filokseranın memleketimizdeki bağları tahribe başladığı zamandan beri bağcılığın nasıl bir ehemmiyet aldığını herkes bilir. Bir hayli tereddüdlerden sonra nihayet amerika çıbuklarından bağ yetiştirmek fikri hasıl oldu. Bu sene yalnız Manisa’da avrupadan bir çok köklü ve köksüz çubuk getirilip dikildi. Bundan fayda görüldükçe bağlarımızın tedricen amerika asmalarıyla tecdid olunacağından şüphe yoksa da bunun için ciddi ve fenni bir takım malumata ihtiyacımız vardır. Komşularım olan Manisa bağcılarına naçizane bir hizmet emeliyle şu malümatı bağcılığa dair fransızca bir eseri muteberden iktibas ediyorum. Amerika çubuklarının ancak 4-5 sene sonra aşılanabileceğine, bunların filokseraya mukavemet hususunda yerlilerden farkları olmadığına, daha bilmem ne gibi asılsız endişelere ve bu yüzden filokseranın kamilen mahvolmak derecelerine getirdiği bağlarımızın daha bir çok vakitler tecdid edilmemesine sebeb olan evvahi fikirlerin ne derece ehemmiyet değer şeyler olduğunu bu naçiz eserimle anlatabilirsem muhterem komşularıma karşı mükellef bulunduğum bir vazifeyi ifa etmiş olurum. Ben de ancak bununla iftihar etmek isterim. 25 Nisan 1315 (7 Mayıs 1899).’(3)

 

Peki Hüseyin Kazım Bey Manisa’ya nasıl gelmiştir? Burada da ilginç bir hikaye bulunmaktadır. Abdulhamit dönemi baskılarından bunalan bir grup idealistin öncelikle Yeni Zelanda’ya hicret fikri ile başlayan bu olmayınca Manisa’da çiftlik hayatı hayali kurulan bir süreçtir bu. Hayal arkadaşlığının başını Tevfik Fikret çekmektedir ve ismi de hazırdır:  Yeşil Yurt. (Fikret’in ‘Yeşil Yurt’ ve ‘Bir Mersiye’ isimli şiirleri bu hayali anlatmaktadır). Bu hayal gerçekleşmez ama Hüseyin Kazım tek başına Manisa’ nın yolunu tutar. Konu ile ilgili kendi hatıratına bakalım:

 

Nihayet pederimin pek çok zaman evvel Manisa’ nın Tepecik köyünde satın almış olduğu küçük bir çiftlikte ziraatle meşgul olmaya karar verdim ve işe başladım. Bu meşgale asabımı yatıştırmaya yardım etti. Bir taraftan ziraate müteallık eserleri okuyarak ziraat-ı fenniye ve mihanikiyenin en ziyade kabil-i tatbik olan nazariyelerini tecrübe ediyor ve memleketin evsaf ve şerait-i ziraiyesini de tedkikten geri durmuyordum. Arasıra İstanbul’a gelerek Fikret’i ve arkadaşları da görüyordum. Fikret günün birinde bu hayat tarzını tercih ettiğini söyledi. Yeşil Yurt hayali yeni bir şekle giriyordu. Fakat buna Hüseyin Cahid’den başkasının iştirak etmesine taraftar olmadı…

Onun Manisa ovasının küçücük bir köyüne yerleşip, çiftçilikle temin-i maişet edip sakin ve müsterih olacağına ihtimal vermek kabil değilse de arzusuna karşı gelmek de istemedim ve en evvel bizzat gidip bu yeri görmesini istedim. O sırada Aşiyan’ı yaptırmakla meşgul idi. Cahid’i göndermeye ve intibaatından bir fikir ve mana çıkarmaya karar verdi. Fakat Cahid için yol tezkeresi almak çok müşkil idi. Onu benim tezkeremle gönderdik.  Dönüşünde Tepecik’in ve civardaki Sarıçam köyünün fotograflarını da getirdi. Fikret bu köyün yanında çam ağaçlarıyla kaplı bir tepecik olduğunu gördü ve bir an için Yeşil Yurd’u burada kurabileceğini düşündü. Üstada karşı müşkil bir mevkide idik. Bir hayli günler düşündü ve neticede bu hülyadan da vazgeçti. O sırada ben de evlenmiştim, biraz sonra pederim vefat etti. Ben de çiftlikten sarf-ı nazarla Türk lügati’ni tertip ile iştigale başladım…(4)

 

Hüseyin Kazım Beyin 1912 tarihli ‘Bağcılık’ kitabı sayesinde dönemin bağcılığı hakkında ayrıntılı bilgiler edinmekteyiz. Aşağıda günümüzde 5 ili kapsayan Aydın Vilayetine ait bağcılık verileri yer almakta olup o zamana ait değer ve ifadelerin bugünkü karşılıkları parantezler içerisinde verilmiştir.