ORGANİK TARIM STANDARTLARI

Yazar : M. Ufuk PEKER
Konu : Tarım

Organik (Ekolojik, Biyolojik) tarımsal üretim 1900’lerin başlarında bireysel çabalarla başlamıştır.

Hafta sonu şöyle bir doğaya akalım, uzak köylere gidelim dediniz. Kilometrelerce gidip bir dağ köyüne vardınız. Yol kenarında yüzünde tarımsal faaliyetlerin nişanı gibi duran buruşukluklarla, içten gülümsemesi ile size güven telkin eden yurdum insanları ürünlerini satmak için sizi bekliyordur. Hemen aracınızdan inip fiyatını bile sormadan o güzelim, köyde hatta tarlada yetişmiş, doğal ürünlerden aldınız. Sahi tarım ürünlerinin köy dışında yetiştiği yer var mıydı demediniz! Ödemeyi yaparken köyden aldığınız ürünün fiyatının şehirdeki pazardan fazla olduğunu fark ettiniz. Ama değerdi…

Sonra mı ne oldu? Bağlı oldukları İlçe Gıda Tarım Müdürlüğüne açıkta ürün satıldığına dair şikâyet geldi. Ekiplerce satılan ürünler toplatıldı. Köyde yol kenarında satılan ürünler den bazılarının sahte olduğu ortaya çıktı. Ballarda naftalin ve glikoza rastlandı. Zeytinyağı diye satılan üründen makine yağı bile çıktı. Yumurta analizlerinde kafes tavukçuluğundakine benzer özelliklere rastlandı. Sebze ve meyvelerden alınan numunelerde aşırı kalıntıya rastlandı.

Tabii amacım herkesi suçlamak değil. Mutlaka aralarında dürüst üreticiler vardır. Ama maalesef ki pek çoğu köyde üreticiler elinde kalan, satamadığı standart dışı, tüccarın kabul etmediği ürünleri yol kenarında pazarlıyor. Ve daha üzücüsü bu tür ürünlerin arasında sahte ürünlere giderek daha fazla oranda rastlanıyor.

Yazının devamı