ZEYTİNDOSTU DERNEĞİ BUTİK ÜRETİCİLER KÜMELENMESİ

Konu : Tarım

Değişen dünya ve gelişen ticaret nedeniyle ürettiğimiz ürünleri değerinde pazarlamak ve satmak her geçen gün zorlaşmaktadır.

Değişen dünya ve gelişen ticaret nedeniyle ürettiğimiz ürünleri değerinde pazarlamak ve satmak her geçen gün zorlaşmaktadır. Değişen dünya ise, bize bazı kolaylıkları da yanında getirmektedir. Üretim miktarlarının artması talep ile doğru orantılı olduğu sürece problem yoktur, ancak üretim artışı tüketimi teşvik edemezse fiyatlar düşmekte ürün değerinin altında satılmaktadır. Burada ki şifre “kişi sattığı ürünü üretmekte” dir. Satışını yapamazsanız ne üretirseniz üretin bir müddet sonra üretmekten vazgeçmek zorunda kalırsınız.

Geçmişin en önemli mesleklerinden nalbantlık, terzilik günümüzde eskisi kadar önemli meslekler sıralamasında değildir. Halkın istekleri değişmiştir. Günümüzde ise hazır çorba sektörü bile eskisi kadar satış yapamamakta ve durağan bir görünüme girmektedir. Tüm bu sektörleri ve ürünleri göz önüne aldığımızda zeytinciler olarak işimiz zor görünmektedir. Çünkü hem vatandaşın yemek tüketim rejimi değişmiş hem de diğer bitkisel yağlar iç pazarda, diğer zeytinyağı üreticisi ülkeler dış pazarda belli bir yere gelmişlerdir.

Zeytinciliğin rekabet ettiği ürün aslında yoktur. Esas sorunumuz, zeytin sektörünün küçük, çok parçalı ve eğitim eksikliği olarak görülmektedir. Tüketici kaliteli ve kusursuz bir zeytinyağı kullandığı zaman başka bir yağ kullanamaması bizim için en büyük pazarlama silahı olmalıdır. Zeytincilerin “benim zeytinyağım en güzel” cümlesini bırakıp kusursuz zeytinyağı üretmeleri gerekmektedir. Benim yağım en güzel diyen üreticileri ulusal ve uluslararası yarışmalara katılmaları ve ödülleri ile konuşmaları gerekmektedir.

Butik zeytinciler ise son yıllarda belli bir yere gelmiş, üretimini arttırmış ve pazarda saygın bir yer kazanmaya başlamıştır. Bu olumlu gelişme nedeniyle butik zeytincilik bölgeler içinde yayılmaya başlamıştır. Çok üretim modelini İspanya uygulamış ve bazı teknik sorunlar ortaya çıkmıştır. İtalyanlar ise çok üretimden sonra butik üretimle pazarda kendine yer bulmuştur. Bizim üretim modelimiz asla İspanyollar gibi olamaz.

Ülkemizin zeytinciliğini düşündüğünüzde bizim de butik üretim modelini tercih etmemiz gerekmektedir. Her bölge kendi içerisinde örgütlenmeli ve ürettikleri kaliteli zeytinleri ve zeytinyağlarını birlikte pazarlamalıdır. Bu işin en büyük handikaplı tarafı butik üretimde üretim maliyetleri yüksektir. Maliyetleri butik üreticilerin birbirleriyle imeceyi uygulayarak düşürülmesi hedeflenmelidir. 

Zeytindostu Derneği çatısı altında butik üretim yapan zeytincileri bir araya getirmek istedik. Bu hedefimizin doğrultusunda toplantılarımızı yaptık. Toplantıya katılan arkadaşlarımın hepsi bu işin olabileceğini söylediler. Artık pazarlama ve satış olarak başka çıkışımızın olmadığını gördük. Esas sorunumuz üretmekte değil satmaktadır.

Butik zeytinciliğin tanımını becerebilirsek yönetmeliğe sokmak istiyoruz. Yönetmelik olmadan butik zeytincilik olmaz mı? Olur. Ancak yazılı bir sistematiğe oturtmak işin devamlılığını sağlayacaktır. Yönetmelikle yeni açılacak butik zeytinciler daha kuruluş aşamasından itibaren kaliteye yönelik düzenlenmelidir. Şimdi bir araya gelen arkadaşlar butik zeytinciliğin yönetmeliği olmadan kendi kendimize otokontrol ile bir arada işleri götüreceğiz. Başka bir hedefimiz ise yapılacak olan fuarlara hep birlikte katılmaktır. Böylece hep beraber bir stand alıp ortak ürünlerimizi sergileyeceğiz. Bir tek firmanın tek başına stand almasının masrafının fazla olması nedeni ile imece usulü herkes üzerine düşen paya göre standın masraflarını karşılayacaktır. Bu da ürünlerimizi dış pazarlarda daha iyi satış imkanı tanıyacaktır. 

Diğer bir hedefimiz ise üretim döneminde üretim kalitemizi üst seviyeye çıkarmaktır. Üretim modelimizi kaliteye adapte ederek üst düzey zeytinyağları elde etmektir. Üretim esnasında oluşabilecek hataları önceden görüp birbirlerimize haber vererek önlem almak üreticilerimiz için fırsat olacaktır. Tüketicilerimiz ise daha kaliteli zeytinyağı kullanacaklardır.

Son hedefimiz ise ürettiğimiz ürünleri sattık. Peki yeni ürünü nereden alacağız? Bölgemizde bize en yakın butik üretim yapan arkadaşımızdan alacağız. Çünkü birlik olmaz isek yok olmaya mahkum olacağız. Diğer üreticileri dışlamamız kesinlikle söz konusu değildir. Tüm üreticilerimiz kaliteye önem versin bu üretim modelini benimsesin onların da zeytinyağlarını butik üretim olarak birlik bünyesine alalım. Zaten bu üretim modelini benimseyen kişilerin satış sorununu en aza indireceğiz. Tanıtımı hep birlikte yapacağız. Pazar yerlerinde, sokakta, yol kenarlarında mevcut olan kusurlu zeytinyağlarının alınımını engelleyeceğiz. Zeytinyağı işini seven, isteyen, bilen yapmalıdır. Her önüne gelen zeytinyağını kullanılmış pet şişelerin içerisinde satmamalıdır. Tüketici de bunu almamalıdır. Butik üretim modeli üreticilerimiz büyük bir şanstır. Buna mutlaka geçiş yapmak zorundadırlar. 

 

Mücahit Kıvrak

BAÜ Edremit MYO