Köyde Yaşamak

Kırsal alanlarda yaşayan insan, köy ve kent ayrımı ortaya çıktığından bu yana dezavantajlı bir konuma geçmeye başlar. Dağınık yerleşimler, düşük nüfus yoğunluğu, az sayıda nüfustan oluşan köy yerleşimleri içe kapanık, muhafazakâr bir toplumsal yapınan gelişmesi ile sonuçlanır. Her kesin hemen aynı işleri yaptığı, yerel tüccarlar, yakın köylerde yaşayan insanlar haricinde farklı kültürlerden insanlarla fazlaca karşılaşmayan köylerde gelişme yavaşlar. 

Köyler kendi güvenliklerini sağlayacak güce sahip olmadığından çevredeki kentler tarafından yönetilmeye başlamıştır. Köylerin tarımsal faaliyetlerden ortaya çıkan zenginliğin büyük kısmı ticaret ve vergilerle kentlere taşınmaya başlar. Bu da köylerin yoksullaşmasına neden olur. 

Son yüzyıllarda bilim ve teknolojide yaşanan gelişmeler, sosyal yaşamdaki değişim, sanayileşme ve modernleşme kentlerde yeni olanaklar ortaya çıkardı. 20. Yüzyılda ise demokrasi, haklar ve özgürlükler alanındaki gelişmeler ile köy ve kent arasındaki uçurum büyümeye başladı. Artan sanayi ürünleri için yeni pazarlar arayan şirketler, tarımsal üretime ilişkin girdi ve sanayi malları üretmek üzere harekete geçti. Traktör, tarım alet makineleri, tohumlar, hazır yemler, kimyasal gübre ve ilaçlar vb. giderek  ‘Yeşil Devrim’ adı verilen tarımsal üretim sistemini gündeme getirdi. En ücra köşelere yapılan yollardan geçen girdilerin açtığı yoldan diğer tüketim malları da köye hücum etti. Gıdaya ulaşma konusunda sıkıntı çekmeyen köylerde yaşayan insanlar 

‘Yeşil Devrim’ köylerin kitlesel üretim ve kitlesel tüketimin bir parçası haline gelmesiyle sonuçlanır. İhtiyaçları çeşitlenen ve ürün miktarı arttığından geliri bir miktar yükselen çiftçiler kent yaşamı ile daha fazla karşılaşmaya başlar. İletişim araçlarındaki gelişmeler, eğitimin yaygınlaşması ile genç nüfus kent yaşamına öykünmeye başlar. (Şen, M., 2014)

Bu etkenler, son dönemde sorun haline gelen köyden kente göçün giderek hızlanmasına neden olmuştur. Nüfus artışı ile parçalanan araziler, yoğun girdi (tohum, alet-makine, yakıt, tarımsal ilaç, gübre vb.)  kullanımının getirdiği ek maliyete karşın ürün fiyatlarındaki artışın sınırlı kalması vb. yeni iş olanakları için de kentten köye göçü arttırmaktadır. Kentli insanın köylüye üstten bakışı; eğitim için kente gelenlerin eğitimlerine uygun iş arayışı; gençlerin köydeki muhafazakâr eğilimler ve mahalle baskısından kaçma isteği; Köy yaşamını destekleyen Kamu İktisadi Teşekküllerinin özelleştirilmesi (Sümerbank, Süt Endüstrisi Kurumu, Yem Fabrikaları, TEKEL, Şeker fabrikaları vb.) gibi pek çok farklı etken zamanla köylerin boşalmasına neden olacak bir göç hareketinin ortaya çıkmasına neden olmuştur. (Öztürk, Ş., ve ark.2009)