Türkiye’de Butik Zeytinyağı Üretimi

Yazar : Murat ÖZALTAŞ
Konu : Tarım

Türkiye’de ve dünyada zeytinyağına olan ilgi hızlı bir şekilde artmakta. Özellikle günümüzde sağlıklı beslenme ve doğru üretilen gıdaların tüketilmesi beslenme uzmanları ve tıp doktorları tarafından sürekli gündeme getirilmekte.

Türkiye’de ve dünyada zeytinyağına olan ilgi hızlı bir şekilde artmakta. Özellikle günümüzde sağlıklı beslenme ve doğru üretilen gıdaların tüketilmesi beslenme uzmanları ve tıp doktorları tarafından sürekli gündeme getirilmekte. Zeytinyağı da içerdiği antioksidan maddeler, fenolik bileşikler ve insan sağlığı üzerindeki önemli ve yararlı etkileri nedeniyle bu tartışmaların odağında yer almakta.

Ülkemiz, yaklaşık 160 milyonu bulan ağaç sayısı ve 200 bin tonu aşan zeytinyağı üretimi ile dünyadaki ilk dört ülke arasındaki yerini almış ve üretimini de giderek arttirmakta. Üretim miktarındaki bu artışla birlikte hem iç hem de dış pazarlarda kalite olgusu ön plana çıkmaktadır. Üreticilerimiz daha kaliteli zeytinyağını üretebilmeyi hedeflemektedir.

Kalite konusundaki bu arayışlar üreticilerimizi “Butik Zeytinyağı Üretimi” ne yönlendirmiştir. Butik zeytinyağı üretiminin ne dünyada ne de Türkiye’de oluşturulmuş belli bir standardı, çerçevesi ve tarifi bulunmamaktadır. Ancak genel olarak; yoğun emek gerektiren, belirli bir tüketici kitlesini hedefleyen, farklı ve özel tatlara sahip, belirli üretim miktarı ile sınırlandırılmış, özel ambalajlarda satışa sunulan, markalı, üretim iznine sahip, kimyasal ve duyusal analizlerden geçmiş izlenebilir ve sürdürülebilir kalite şartlarını sunabilen, titizlikle üretilmiş zeytinyağları olarak ifade edilebilir. Bu süreç bahçedeki zeytin ağacından soframızdaki tabağa gelene kadar olan uzun ve yönetimi çok zor bir süreçtir.

Ülkemizde bu şartlarda üretim yapan ve bu işe gönül vermiş kişiler “Butik Zeytin ve Zeytinyağı Üreticileri” olarak bir araya gelmişlerdir. Şimdilik Zeytindostu Derneği’nin kanatları altında büyüyen bu oluşum hızlı ve sağlıklı bir şekilde kendi kanatları ile uçmaya hazırlanmaktadır. Bu zor üretim modelinin sınırlarını çizmek ve tüketiciye daha kaliteli özel ürünler sunabilmek için eğitim, panel, kurs ve toplantıları takip etmektedirler.

Bu gönüllü çalışmalar gösteriyor ki çok yakın bir zamanda ülkemizde yüksek kalitede butik zeytin ve zeytinyağı üretiminde iyi bir çıkış yaşanacaktır. Yasal çerçevelerde desteklenmesi ve sahip çıkılması gereken bu kalite odaklı yükseliş hareketinin Türkiye’de üretilen yüksek kaliteli natürel sızma zeytinyağlarının dünyadaki tanıtımına ve ihracatının artmasına yapacağı katkı çok önemlidir.