Güneydoğu'da Verimlilik
Tarımsal üretim ve tarımsal işlemede büyük bir kapasiteye sahip olan Güneydoğu Anadolu Bölgesi tarım ve tarıma dayalı sanayi sektörlerinde ciddi bir verimlilik kaybı yaşamaktadır. Bu verimlilik kaybı bölgenin göreli avantajını olumsuz etkilemekte aynı zamanda bu sektörlerde doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımını ciddi anlamda etkilemektedir. TÜİK, Kalkınma Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı kaynaklarına göre su, enerji ve insan kaynağı verimlilik kaybının en çok olduğu alanlar GAP Bölgesi'nde yer almaktadır.
Tarımda Verimlilikle ilgili benim gözlemim şu şekilde;
Üreticiler geleneksel üretimin verimlilik kaybında önemli rol oynadığını söylüyor. Geleneksel üretimde geleneksel metotların terk edilmesi, yeni metotların kullanılması sevindirici. Bazı üreticilerle konuşurken gübreleme, ilaçlama, damlama sulama sistemi gibi üretime yönelik unsurların efektif kullanıldığı söyleniyor. Üretici nereye varmak istediğini biliyor, varış yolunda bazı labirentler olsa da üstesinden gelecek çaba ve gayreti göstereceklerini ifade ediyorlar. Ürünle ilgili yığılmadan şikayet ediyorlar. Mısırın çok kâr ettirdiği bir dönemde herkes mısıra yöneliyor, o dönem için gelir getirici ürün statüsüne yükselen mısır bir sonraki dönem zarar ettirebiliyor. Yine mısır örneğine işaret edecek olursak bölge 'Mısır Diyarı' olarak anılıyor. Ürün çeşitliliğine gidildiğinde, bu yakıştırma çıkıyor karşımıza. Bu durumda ürün yelpazesi genişleyemiyor, arzu edilen kar marjına ulaşılamıyor. Tam bir dilemma hali. Öte yandan yaptığım araştırmada ilginç bir bulguyla karşılaştım. Türkiye genelinde tarımsal verimlilik değerleri AB ülkelerinin üzerinde görülüyor. Araştırmada geçen ifadeye göre;
" Avrupa Birliği, Almanya ve Fransa’da tarımsal üretim değerinde önemli bir yer tutan buğday, dane mısır, şeker pancarı ve domates ile inek başına elde edilen süt ve kesilen hayvan başına karkas ette 1973-2012 yılları arasında meydana gelen verimlilik değerlerindeki değişimler incelenmiştir. Çalışmada, 40 yıllık dönemde Türkiye’nin tarım ürünleri verim değerlerinde buğdayda %124,2, dane mısırda %314,4, süt veriminde %130,1 ve karkas et ağırlığında %388,7 oranında artış sağladığı ve bu oranların da AB, Almanya ve Fransa’ya ait oranların üzerinde olduğu tespit edilmiştir. Belirtilen dönemde sağlanan verimlilik artışlarına rağmen, sadece dane mısır üretiminde Türkiye’nin verim değeri AB ortalamasının üzerinde olmuştur. Çalışma sonucunda; AB’nde uygulanan tarım politikalarının tarımsal üretimde verimliliği önemli ölçüde artırmasına rağmen, Türkiye’de tarım sektörüne verilen desteklerin Tarım Kanununda belirtilen oranın ancak yarısı kadar olması nedeniyle, ülkenin tarım ürünleri verimlilik düzeylerinin AB ülkelerine oranla oldukça düşük düzeylerde kaldığını belirlenmiştir."*