Soyutlama ve Standartlaştırma

Konunun sosyal yönü hakkında çok şeyler söylemek isterdim... Pink Floyd’un ‘The Wall’ filmini izlediyseniz… Uyumadan tabii… Bir de anlayabildiyseniz… Gerçi ne anlayabildiğimizi, ne kadar bildiğimiz, okuduklarımız, üzerine düşündüklerimiz, kavrayabildiklerimiz ve biraz da ne anlamak istediğimiz belirler ya… Aynı olaydan farklı dersler çıkarabiliriz. Aynı manzara kimine tatil, kimine sıkıntı, kimine fırsat, kimine de hüzün ile ilgili düşünceler ifade edebilir. Hatta farklı zamanlarda bu düşünceler aynı işi için bile değişebilir.

 Hayatımıza giren ‘standart’ sözcüğü de anlama konusundaki farklılıklarımızla ilgili değil mi zaten? Yani aynı duruma farklı anlamlar yüklememiz, farklı şekilde algılamamız… Bu durumu çözmek için geliştirdiğimiz tanımlar… Tabii bu tanımların ‘tam’ ve ‘doğru’ olması sorunu çözmüyor. Anlatanın ve anlayanın aynı tanımı ‘tam’ ve ‘doğru’ olarak bilmesi gerekiyor.

Aslında standartlaşma bizim soyutlama becerimizin aşırı gelişmesi ile ilgili bir konu. Hayatın standartları yoktur. Bizim ağaç olarak algıladığımız canlılar pek çok farklı türden oluşan genel formasyonu dahi birbirinden farklı canlılardır. Bir türe ait her bir birey dahi bir diğerinden farklı özellikler kazanarak gelişir. Bizim tümünü ‘ağaç’ toplamı dört ve farklı olarak bakarsanız üç harfle temsil etmemiz sanırım soyutlama yeteneğimizi en iyi ifade eden örneklerden biridir.

Yapılan bilimsel çalışmalar Maya dilinde Orman İnsanı (Orang Utan) olarak adlandırılan orangutanların zeka kapasitelerinin en az insanlar kadar olduğunu göstermiştir. İnsanlardan daha fazla odaklanabilir ve insanların göremeyeceği hızda görebilirler. Matematiksel işlemleri insanlardan çok daha hızlı çözebilirler. Fark nerede deseniz?.. En azından benim anladığım kadarıyla orangutanlar veya diğer hayvanlar için soyutlama türlerle ilgili… Yani bir canlı onlar için belli bir türe ait olarak tanımlanır… 

Ağaç tanımı ise onlar için gereksiz, hatta zorlaştırıcı bir soyutlama olurdu… Zira ağaçta ne yetiştiği, ağacın özellikleri onlar için önemlidir. Hangi ağaçta yuva yapacaklar?.. Beslenecekler?.. Bir ağaçtan bir ağaca geçerken o ağacın özelliklerini dallamasını, kırılabilecek dalları, mesafeleri, esnemeleri, dikenlilik durumunu, o ağaçta yuva yapmış canlıları saliseler içinde hesaplamaları gerekiyor. Üstelik bazen birkaç kilometre boyunca hiç durmadan bu hesapları yapmak durumundalar… O nedenle basitleştirmek, standartlaştırmak onlar için hata yapma ihtimalini arttıracaktır.