Yıl Dönümü
Hepimizin bildiği üzere "zaman" tanımlanması en zor şeylerden biri.
Hepimizin bildiği üzere "zaman" tanımlanması en zor şeylerden biri. Bazen geçmediğinden bazen çabuk geçtiğinden dem vururuz. Ama iyi bir kaydedici olan beynimiz geçip giden zamanda olanları ayrıntılarıyla işler içimize sağlığımız el verdiği müddetçe.
Amy gideli 3 yıldan fazla oldu !
Hiç unutmuyorum, daha doğrusu beynim çok ayrıntılı nakşetmiş. B.ktan bir cumartesi günüydü, oysa ki haftanın en güzel günüdür "cumartesi" ! Gidişi içime doğmuş olsa gerek cuma gecesi dışarı bile çıkmamıştım ki cuma da haftanın en güzel gecesidir malumunuz. Şarabı 3 şey çok sevdirmişti; Great Expectations, Sweet November ve Amy. Belki geride bıraktıkları, bir ömür yeter de artar ama her cuma gecesinin ve cuma ertesinin hüznü olarak kaldı içimde; o hiçbir zamana ait olmayan kadın.
Göztepe'de köşedeki dükkandan o biraları alalı 2 yıl oldu !
Siz bilmezsiniz ben 4 Şubat 2004'ten 23 Ağustos 2007'ye kadar ağzıma tek bir damla içki sürmedim. Nedenini sormayın. Ne öncesinde ne de sonrasında bira'nın; benim tabirimle "dünyanın en şerefli içkisi" olduğuna dair bir kanım vardı. Her şey eski evimin sokağının başındaki dükkanda daha önce hiç görmediğim 2 Alman 1 Danimarkalı'yı görmemle başladı. Kapları farklı, tatları farklıydı. İçtikten sonra atmaya kıyamadım o kapları (hoş eve bize yardıma gelen Sevim Teyze gözünü bile kırpmadan attı o ilk 3'ü), bir de baktım her gittiğim yerde farklı bira arar, oradan buradan biraya dair bir şeyler okur olmuşum. Bugün her renginin her çeşidinin dilinden konuşmayı deniyorum olağanca tutkumla ve hepsinin anısı yüzlerce kap ve eşya, arkadaşlık ediyor bana evimin en nadide köşesinde.
Apelasyon 1 yaşında !
Sevgili Argun ne diyordu merhaba yazısının başında;
" Apelasyon diye bir dergi çıktı karşınıza yakın bir zamanda; belki de az önce. Belki hemen altındaki açıklaması dergi hakkında bir fikir verdi size ama hayatınızda duymamışsınız “apelasyon” kelimesini, olur ya! Sonuçta her gün kullandığımız kelimelerden biri olmaktan birkaç ışık yılı kadar uzak, ama aslında her dakika üzerine bastığımız topraklar kadar da yakın, biz ne kadar fark etmesek de öyle olduğunu."
Ben bu satırları ilk okuyuşumda yeni yeni ısınmıştım bu ve benzeri sözcüklere belki ama şimdi içeriğinde gezintilere çıktığınız dergimiz Apelasyon'un Dünyası son derece aşinaydı bana. Neticede " Üzümden zeytinyağına, kahveye, peynire, yöresel lezzetlere, gezi güzergâhlarına, tarihe ve felsefeye" ve daha bir sürü güzel şeye dair güzel insanların dilinden dökülenlerle meydana gelen ahenkli bir orkestraydı Apelasyon. Ve beni de kendilerinden bir parça kabul edip o orkestraya dahil ettiler.
Dedim ya tanımlanması en zor şeylerden biri zaman. Ama zaman dediğimizin içine sığdırdıklarımız, bizi biz yapanlar.
Ve geçen 1 yılda biz Apelasyon'a güzel lezzetler, mis kokular, eşsiz deneyimler, sıra dışı bilgiler ve emeğimizin sözcüklere dökülmüş en samimi satırlarını sığdırdık. Siz okuyucularımızdan aldığımız takdir ve desteği ise inanın yere göğe sığdıramadık.
İyi ki varsınız, iyi ki varız ! Birlikte nice yıllara ...
