Kazdağı Ekofest Sizi Bekliyor

Geçen yıl pandemi yasakları nedeniyle yapılamayan Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nin düzenlediği Kazdağı-Ekofest su temasıyla bu sene düzenlenecek.

Yazar: Aşçı Fok Nurdan Çakır Tezgin
 
ÜLKEMİZDEKİ ORMAN YANGINLARI NEDENİYLE KAZDAĞI EKOFEST 2021 İPTAL EDİLDİ 
 
Canlarımız yanarken festival yapılması düşünülemezdi evet. 
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nin basın açıklaması aşağıdadır:

"Değerli doğa dostları,
Sevgili Kazdağı gönüllüleri,

Büyük bir heyecan ve istekle hazırlıklarına başladığımız Kazdağı Ekofestivalini ne yazık ki iptal etmek zorunda kaldık. Bir yandan salgın hızla artarken, bir yandan ormanlarımız, haritamızın yarısı (Marmaris, Manavgat, Dersim, Muş ve daha yüzlerce yer) ve canlarımız, sözün özü ciğerimiz yanarken, gözümüz gibi korumaya çalıştığımız Kazdağları'nda festival düzenlemeye hiçbir üyemizin aklının, gönlünün ve de vicdanının razı olması düşünülemezdi.

Daha sağlıklı, huzurlu, güzel günlerde nice festivallerde buluşmak dileğiyle... "


Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği 

 


 

Geçen yıl pandemi yasakları nedeniyle Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nin düzenlediği Kazdağı-Ekofest (ekofestival) yapılamamıştı. Bu yıl 2021 itibarıyla ekofestivalimiz gerçekleşecek. Bu yılın ekofest teması su, evet en değerli yaşam enerjimiz SU

Mottosu da; “Suya sabuna dokunuyoruz!”  

Çok yönlü, çok boyutlu bir mecrada suya da sabuna da dokunup, aldırıp verdireceğiz. Söyleşip dertleşecek, yeni umutlar, yepyeni ufuklara yelken açmanın yollarını keşfedeceğiz. Her sözcük, her duruş kendi içinde metaforlar yaratacak. Küçük sabun köpükleri bulutlardan görsel şölenler sunacak. Suyun enerjisi her birimizi canlandıracak derken işte orada duruyorum; bakalım Aşçı Fok nasıl bir şerbet icat edecek!  

2014 yılından bu yana düzenlenen Ekofestival’e bazı yıllar kazan dolusu çorba yaparak, bazen de serinletici şerbetler yaparak katılıyorum. Tabii, her ne yaparsam yapayım ekolojik dünyamızın bize sunduklarının en saf haliyle, en unutulmaya yüz tutan otu, baharatıyla dikkatleri doğanın bağrına çekmeye çalışıyorum. 

Bu yıl da hem suyun tadını, hem Kazdağı nezdinde dağlarımızın kokusunu, hem de Anadolu’nun baharatlı otlarıyla meyvelerini damakta eritecek denli güçlü kuvvetli olup serinlik verecek bir şerbet yapmalı. Mutlaka yeni bir lezzet olmalı, hiç denenmemiş, içilmemiş yepyeni... 
Sahi, şu gök kubbe altında denenmemiş bir şey kaldı mı? Bin yıllardır kim bilir neler denenip rafa kalktı, unutulup yok oldu! Mümkün mü kendi dokunuşun sandığın yeni bir lezzeti sahiplenmek? İşte o yüzden dağların ovaların akarsuların bağrından kopanları farklı sahiplenmelerin coşkusuyla yapalım her ne yapıyorsak. Biliyor musunuz ben hala düşünüyorum; Hangi meyve özünü hangi baharat ile bütünleştirip Kazdağı sularına teslim etsem diye!  Hadi bu da benim sürprizim olsun. 
 
Devşir otları Aşçı Fok devşir 
Adaçayı sumakla sevişir 
Biberiye kuşburnu karadut 
 Her biri kazdağı’nda yetişir. 
 
Suya sabuna dokunmanın sihirli gücünü buzlu buzlu, burcu burcu serinleyerek düşünelim...  Gelin birlikte hiç düşünmediğimiz gibi farklı düşünelim. İki yıldır süre gelen pandemi süreci çoğumuzu filozof yaptı. Evimize giren her şeyi suyla sabunla yıkadık, suyun akışına sabunun köpüğüne odaklanıp içsel tefekkürlere daldık. Evet, düşünecek epey zamanımız oldu. Suya sabuna dokunmanın yararlarını yaşayarak gördük. Doğamızın geri dönüşümü olmayan yok oluşuna dur demenin ruha işleyen en keskin duruşunu, suyla olan derin bağımı bir kez daha fark ettik. Suya dokunamadığımızda suyun gelip bize dokunduğunu da yaşayarak gördük. Seller, hortumlar, toprak kaymaları, betonlaşma ve nihayetince cehennem yangınları insan sabrını giderek zorlar oldu. 
Yangınlara su gerek 
Cahile destur gerek 
Para sesi hoş gelir 
Suyundan nasip gerek!  
   
Yapılan yanlışları daha yüksek sesle haykırmanın gerekliliği bir ayda içme ve kullanım suyuna ödenen ücretle doğru orantılı oldu. Hazırlayacağım şerbetin suyunu Kazdağı doğal kaynak sularıyla yapmanın hayaliyle tatlı ve cesaretli bir söylev çeksem işe yarar mı diye de düşünmüyor değilim. Bu dünya bizim. Su kaynaklarımızı, ormanlarımızı koruyup hayatın devamlılığını sağlamak insani görevimiz. 

“Gelecek nesillere yaşanılır bir dünya bırakmanın dağ tepe buluşmasında, bir tas soğuk şerbet içerek düşünmek için Kazdağı’na gelir misiniz? Şerbet işin lâtifesi, bütün derdimiz su; suyun gözesi, suyun akış yolu, suyun dili ve suyun eli ayağı olup bugüne kadar dokunamadıklarımıza dokunmak! 
 
Görseller:
Yazara aittir, izinsiz kullanılamaz.