Mikoriza Mantarları ve Tarımsal Açıdan Önemi

Konu : Tarım

Doğadaki bitki türlerinin %95’ten fazlasının kök yapıları mikoriza mantarları ile simbiyotik bir yaşam içerisindedirler.

Kelime olarak Yunanca’da mantar-kök (mykes-rhiza) anlamına gelen mikoriza terimi (Palta ve ark., 2010), ilk olarak 1885 yılında A.B. Frank isimli bir Alman orman patoloğu tarafından mantar-ağaç ortaklığını tanımlamada kullanılmıştır. O tarihten sonra yeryüzünde çok sayıda bitkinin mantarlarla simbiyotik bir ortaklık oluşturdukları öğrenilmiştir. Herhangi bir cinse bağlı bitki türlerinin % 95'inin karakteristik olarak mikoriza oluşturdukları tahmin edilmektedir. Dört yüz milyon yıl öncesine ait fosillerde dahi mikorizal yaşam arkeologlar tarafından tespit edilmiş ve günümüzde de popüler olarak dikkat çeken bu yaşam tarzı, eski çağlardan buyana bitki-mantar arasında devam etmiştir (Dura, 2010). 

Doğadaki bitki türlerinin %95’ten fazlasının kök yapıları mikoriza mantarları ile simbiyotik bir yaşam içerisindedirler (Daniels, 1981; Bagyaraj, 1991; Ortas, 1996; Ortas, 1997 ve Ortas ve ark., 1999). Bu simbiyotik yasam gereği bitki mikorizaya enerji kaynağı olarak karbonlu bileşik olan karbonhidrat vermekte, buna karşılık mantar da bitkinin gereksinim duyduğu mineral besin elementleri ve su alımını sağlamaktadır (Smith ve Read, 1997). Konukçu bitki ile mikoriza arasındaki bu simbiyotik ilişki ekosistemdeki besin döngüsü yanında, bitki topluluklarının canlılığının devamını sağlamaktadır (Jeffries ve Dodd, 1991; Ortas, 1997). Bazı bitki türlerinin kök yapısının çok zayıf ve kalın köklü olması sonucu topraktan yeterli düzeyde yararlanamadıkları saptanmıştır. Dolayısıyla bu bitki kökleri toprakla yeterince teması sağlayamamakta ve mevcut absorbe edilmiş olan bitki besin elementlerini yeterli düzeyde alamamaktadırlar. Özellikle bu tür bitkiler için mikorizaların çok daha büyük bir önem taşıdığı düşünülmektedir.

Yazının devamı