Bağda Ölükol Hastalığı (Phomopsis viticola)

Bağda ölükol hastalığı hemen hemen bağcılık yapılan tüm ülkelerde görülmektedir. Ülkemizde hastalığın ilk olarak Marmara Bölgesinde görüldüğü, Ege Bölgesinde hastalığın Karaca ve Eroğlu (1967) tarafından 1967 yılında sürgün kuruması (Dead-arm) olarak tanımlandığı bildirilmiştir. Doğu Amerika, Avusturalya, Fransa vb. ülkelerde hastalık 1907 yıllında tanılanmış ve mücadelesi araştırılmıştır (Kaşkaloğlu ve ark., 1975). Hastalık ana gövde dışında asmanın tüm toprak üstü kısımlarında görülür. Hastalığın ilk belirtileri daha yeni oluşmakta olan sürgünlerde ortaya çıkmaktadır. Genel olarak gözlerin uyanmasından itibaren ilk 30 gün içinde belirtiler görülür. Ege Bölgesinde Mayıs ayı başlarında hastalık dikkati çekmeye başlar. Sürgünün ilk boğum aralarında 2-5 cm uzunluğunda koyu kahverengi-mor lekeler görülür. Bu lekelerin gelişmesi ve birbirleri ile birleşmesi sonucu sürgün dokusunun içine doğru ilerleyen yaralar oluşur. Sürgünün normal gelişmesine ayak uyduramayan hasta kısım zamanla çatlar, farklı derinliklerde yarıklar ve etrafında mantar dokunun oluşması ile hastalık için tipik olan ‘uyuz’ görünümü belirir. Şiddetli enfeksiyonlarda iletim demetlerine inmesi sonucu sürgün mevsim içinde kurur. Birçok ülkede bu belirtisi nedeniyle odun doku gövde hastalığı etmenleri içerisinde tanımlanmaktadırlar. Sürgünler kurumasa dahi etmen kış ayları içinde de gelişmeye devam edebildiğinden ertesi yıl sürgünün ilk 3.-5. gözleri arası uyanmaz veya uyansa da zayıf gelişir daha sonra da kurur. Hasta olan sürgünler sonbahara doğru gittikçe beyazlaşır. Ölükol etmeni mevsim sonunda kabuk içinde gelişmeye devam ederek kabuk pigmetlerini tahrip ettiği için gerçekleşir. Rengi açılan yerlere dikkatle bakıldığında hastalık etmenin eşeysiz üreme organları küçük siyah kesecikler şeklinde dikkati çeker (Şekil 1). Genç yapraklar üzerinde yüzeye dağılmış koyu kahverengi, siyah toplu iğne başı büyüklüğünde lekeler ve etrafında açık renkli sarı halka görülür (Şekil 2). Hasta alanların yaprağın normal gelişimine ayak uyduramaması nedeniyle yaprakta yırtılmalar ve deformasyonlar görülür. Hastalıkla savaşta kültürel mücadeleye önem verilmelidir.

Kültürel mücadele: Hasta çubukların çıkarılması, hasta çubukların kalem olarak kullanılmaması gereklidir. Bu aşıların sürme şansları çok düşüktür ve hastalığı bulaştırma tehlikesi ortaya çıkar.

Kimyasal mücadele:

Kış ilaçlaması; budamalardan sonra gözler uyanmadan 10-15 gün önce asmanın tamamını kaplayacak şekilde % 4’lük Bordo bulamacı ile yapılmalıdır.

İlkbahar ilaçlamaları; 1.  ilaçlama: sürgünler 2-3 cm olduğunda,

    2.  ilaçlama: sürgünler 8-10 cm olduğunda,

    3.  ilaçlama: sürgünler 25-30 cm olduğunda yapılmalıdır.