Kent Olmadan Köy Olur mu?

Genç çiftçileri köyde tutmak; tarımın hafızasını korumak istiyorsak; tarım topraklarını korumak, yerel tohumların, yerel uygulamaların yanında, köyleri, köy yaşamını, köyde yaşayan insanı doğru anlamalıyız. Evrensel değerleri köye götürürken, köy kültürünü sürdürmeden, köyün geleneksel yapısını korumadan genç çitçilerin köyde kalması ne kadar anlamlı olabilir ki? Köyde tarım yamak açısından şehirde yaşayan insanla, çiftçi çocuğu olarak yetişen gençler arasındaki fark giderek daralmaya başlamıştır. 

Köyün ana ekonomik faaliyeti tarımdır Tarım insan faaliyetlerinde bir dönüm noktasıdır. Tarım bütün ekonomik faaliyetlerin başlamasında, insanın yerleşik düzene geçmesinde, zor koşullara uyum sağlamasında önemli rol oynamıştır. Tarım aynı zamanda tarımın yaygınlaştığı bölgede insan nüfusunun hızla artmasına olanak sağlar. 

Yontma taş devrinde insan taşın doğal formundan yararlanarak taşı şekillendirmekteydi. Oysa 11.000 yıl önce, neolitik çağda taşın doğal formundan yararlanmalarının ötesinde Artık gerçekte olmayan soyut olarak tasarlanmış aletler yapabiliyordu insan. Bunun bir tek nedeni olabilirdi ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar. Aynı dönemde tarımsal faaliyetlerin ortaya çıktığı düşünülürse insanın daha işlevsel araç gerece ihtiyaç duyması anlaşılabilir.  

Bu dönem kap kacak yapımının önem kazanmasında asıl neden ortaya çıkan ürün fazlasıdır. Ürün fazlasının ihtiyaçlar karşılığında değiş tokuş edilmesi ise topluluk (geleneksel örgütlenme) yaşantısından toplumsal (medeniyet) yaşayışa geçişi getirmiştir. Uzunca bir süre ticaret ve tarım ilişkisi, teknolojinin (tarım ve kap kacak, basit aletler) yaygınlaşmasını ve gelişimini tetiklemiş ve toplumsallaşmanın hızlanmasını getirmiştir.