2. Ozon Tabakası ve Soğutucu Akışkanlarla İlişkileri

Dünyanın etrafını saran atmosfer; azot, oksijen ve diğer gazlardan oluşmuştur, tahmini olarak dünya oluşurken yerkabuğunda olan gazlar ile şekillenmiştir. Yaklaşık olarak 800-1000 km. civarında kalınlığa sahiptir. Atmosferde, %78 oranında azot, %21 oksijen, %1 diğer gazlar ve su buharından oluşmaktadır [10]. Dünyamızı çevreleyen atmosfer, yer yüzeyinden itibaren sıcaklık farkına göre belirli katmanlardan oluşmaktadır. Aşağıdan yukarıya doğru; troposfer, tropopoz, stratosfer, ozon, mezosfer, iyonosfer’dir [11]. Troposfer’in en üst sınırında sıcaklık yaklaşık olarak -57 derecelere kadar düşer. Bütün yağmur, kar, şimşek ve bulutlar bu kısımdadır. Stratosfer; yaklaşık olarak 48 km kadardır ve sınırından sonra hava ısınmaya başlar. Bu katman, ozon tabakasının olduğu alandır. Böylece güneşin zararlı ışınlarına bu katman kalkan görevi görür. Ozon hem stratosferde hem de troposferde bulunur. Dünyamızı çevreleyen atmosfer katmanları Görsel 4’te gösterilmiştir.

Görsel 4. Dünyamızı çevreleyen atmosfer katmanlarından konumu [11]

Ozon renksiz ve oldukça keskin kokulu bir gazdır. Oksijen atomunun üçlü birleşiminden oluşmuş bir moleküldür (O3). Ozonun yapısı normal oksijene göre daha az kararlıdır. Oldukça yüksek enerji seviyesindeki güneş ışınlarının normal oksijen moleküllerine (O2) çarpmasıyla ortaya oksijen atomu (O) çıkar. Açığa çıkan bu oksijen atomları (O), diğer oksijen molekülleriyle (O2) birleşince ozon (O3) dediğimiz üç atomlu yapı meydana gelir. İnsan ve canlı yaşamı için de son derece önem taşır. Ozon (O3) insanlar tarafından teneffüs edildiğinde zehirleyebilir hatta insanları öldürebilir. O3 oluşumu stratosferde daha kolay gerçekleşmektedir. Oluşan bu yapı yerküreyi çevrelemekte ve kalınlığı mevsim şartlarına göre değişim göstermektedir. Ozon stabil olmadığından Hidrojen, Klor, Azot gibi tabii gazların atomlarıyla etkileşime girdiğinde bölünebilir. Stratosferik ozon, iyi bir ozon olarak kabul edilir ve güneşin ultraviyole ışınlarının aşırı miktarlarının toprağa ulaşmasını engelleyerek bir kalkan görevi görür. Böylece canlı yaşamının uygun koşullarda devamını sağlar. Ayrıca bu yapı, güneşin mor ötesi ışınlarını soğurarak bu ışınların canlılar üzerinde oluşturabileceği olumsuz etkileri ortadan kaldırır [12].