Bir Kültür, Tarih, Sanat ve Lezzet Yolculuğu

Türkiye’de turizm denilince akla çoğunlukla deniz, kum ve güneş üçlüsü gelir.

Giriş 

Türkiye’de turizm denilince akla çoğunlukla deniz, kum ve güneş üçlüsü gelir. Oysa bir kültür denizi olan şarap, kopup geldiği toprakları kattıklarıyla bir turizm cenneti haline getirebilir. Günümüzde insanların tatil motivasyonlarında çok büyük değişiklikler yaşanmaktadır. Kitle turizminden, deniz ve sahil turizm biçimlerinden bireysel seyahatlere doğru farklı ürünler arayan, farklı  tecrübeler edinmek isteyen turist profili ile karşılaşmaktayız. Turistler tatil süreleri sırasında otantik ürünleri tanımak ve tecrübe etmek istemekte  bu nedenle de şarap turizmi gibi çeşitli turizm seçenekleri  ortaya  çıkmaktadır.

Günümüzde yeni mekanların ve yeni lezzetlerin keşfi ile kültürel değerler yeniden keşfedilmekte ve  gün ışığına çıkmaktadır.

    Son zamanlarda ekonomilerinde bağ ve şarap kültürünün büyük önem taşıdığı ülkelerde şarap turizmi de çok önemsenmektedir.  Şarap turizminin tüm dünyada giderek artan popüleritesi kültür turizmlerindeki  yükselişe bağlanabilir. Peki nedir şarap turizmi? 

    Kültür turizmleri içinde yer alan şarap turizmi; toprak, bağcılık, ve üzüm yetiştiriciliğinden, şarap tadımı, tarih ve kültürüne kadar her türlü turistik aktiviteyi içeren eylemleri kapsar. Ülkeye gelen turiste, şarap  yöresel, kültürel değerler ve doğal güzelliklerle birlikte sunulur. Özetle şarap turizmi kültür, sanat, eğitim ve seyahatle iç içe kavramları barındırır. Şarap turizmi destinasyon bölgelerinin gelişimiyle ülkelerin yerel değerlerinin tanıtımındaki etkinliğini de artırmaktadır.  Bu tür bir hareketlilik ile şarap üretilen bölgelerde  sürdürülen yaşam biçimleri hakkında da fikir sahibi olunur.

   İlk kez 1998 yılında Avustralya’da Şarap Turizmi Konferansı düzenlenerek bu alanda kimi tanımlamalar yapılmıştır.

  Şarap turizm rotaları kapsadığı alan açısından ulusal ya da uluslar arası olarak sınıflandırılabilmektedir. Şarap bölgeleri yerli, yabancı birçok turistin ilgisini çekmektedir. Üzümün hasadına katılmak, üretimine tanık olmak şarap turistlerine keyif vermektedir. Şarap turizmi, özellikle şarap üretiminin önemli yer tutuğu ülkelerde çok fazla ilgi görmektedir. Şarap kuşkusuz bir tanıtım ve damak üzerine yoğunlaşılması gereken bir üründür. 

   Şarap turizmi; toprak, bağcılık ve üzüm yetiştiriciliğinden, şarap tadımı, tarihi ve kültürüne kadar her türlü turistik aktiviteyi içeren eylemleri kapsar. 

   Şarap turizmi için bir bölgeye gelen ziyaretçilerin şarabın kültürünü ziyaret ve deneyimlerinin her safhasında hissetmeleri gerekmektedir. Şarabın duyusal özellikleri ve kalitesi, turist deneyiminin  genel çatısını oluşturacaktır. Yöredeki gelmiş geçmiş tüm şarap yapım ve bağcılık aktivitelerinin yoğunluğu veya yaygınlığı, o yörenin bir şarap merkezi olması ve bu konuda turist çekip onları tatmin edebilmesi açısından belirleyicidir. Şarap yapım yerleri ya da mahzenlerin mimarisinden, yöresel folklore, arkeoloji, festivaller ve bağcılık yöntemlerine kadar tüm kültürel etmenler  şarap turizminde önemlidir.

    Şarap ve bağcılığın en can alıcı tarafları yörenin karakteristik özellikleri, doğal güzellikleri, köy ya da şehir merkezleri, arkeolojik zenginlikleri ve buna benzer özellikleridir. Kısacası  bu etkinlik ‘Coğrafik Bir Marka’ niteliğinde geliştirilmesi gereken bölgesel özelliklerden oluşur. Bu markanın alınması ve çeşitli unsurlarla (ürünler üzerinde ve/veya reklam, festival, işaret/tabela) tanıtımı, bu turizmin başarılı olabilmesi için önem teşkil etmektedir.

Şarabın duyusal özellikleri ve kalitesi turist deneyiminin genel çatısını oluşturur. Yöredeki gelmiş geçmiş tüm şarap yapım ve bağcılık aktivitelerinin yoğunluğu veya yaygınlığı o yörenin bir şarap merkezi olması ve bu konuda turist çekip onları tatmin edebilmesi açısından belirleyicidir.

Şarap turistinin genel özellikleri

- Şarap turistinin yapısı değişkenlikler gösterse de şarap turistleri öncelikle şarap içmeyi seven 

   ve  farklı bir tatil fikrine sahip olan insanlardır.

- Genellikle şaraptan fazla anlamayan, ancak açık havada aile ve dostlarıyla aktivite yapmaktan hoşlanan genç aileler bir grup şarap turisti olarak sayılabilir. Bu tip turistler mutlaka yemek ve servis isterler ve görünümden etkilenirler. Ara sıra şarap satın alırlar. 

Bu grubun içinde başka turların yanında şarap turlarını  dinlendirici ve eğlendirici bularak katılan 55 yaş ve üzeri katılımcılar da vardır.

-Yabancı tur katılımcılarının şarabı anlama oranları yüksektir, ne istediğini bilir, şarap üreticisi ile aynı dili konuşabilirler, üreticiye saygılı ve beklentileri azdır. Yeni bir şarap ülkesi keşfetmenin mutluluğunu ve şaşkınlığını yaşarlar

-Lezzet, doğa ve arkeoloji meraklıları olan turistler; 35-55 yaş arası, kültürlü, donanımlı ve saygılıdırlar.

-Gerçek şarap meraklıları ise;sayıca çok az olsa da, şarabın kalitesini anlayan, şarabın yaratıcısı ile yapım tekniklerini konuşabilen, her yaştan insanlar olabilirler. En önemli özellikleri öğrenmeye meraklarıdır. Bunlar beğendikleri ürünleri satın almaktan çekinmezler. Çünkü şarabın ne kadar paha biçilmez bir kültür olduğunun bilincindedirler

-Yerli şarap turistleri yabancı turistlere göre daha meraklı ve arayış içerisindedirler. Tabii ki öğrenme hevesi de beraberinde gelmektedir. 

 Ülkemizde şarap çoğu zaman pahalı bir zevk olarak değerlendirildiği için bir kadeh şarap sıradan restaurantlarda bile olması gerektiğinden çok fazla ücretlerde satılmakta bu da etik ticaret anlayışıyla bağdaşmayıp turisti kaçırmaktadır. Ancak bilinçli bir şarap tüketicisi sadece şaraba değil, şarapla birlikte çıkacağı yolculuğa da değer verir. Çünkü şarabı ucuza içer, ancak şarabın tarihine paha biçemez. Şarap denilen şey duygusal bir bakıştır, onu anlatacak ortamın,  şarabı iyi betimlemesi gerekir.

 

 

 

 

 

Dünyada şarap turizminin yoğun olduğu yerler

Özellikle AB ülkelerinde şarap turizminin temeli özgünlük, sürdürülebilirlik ve rekabet üzerine oturmaktadır. Bu etkinlik bölge tanıtımı, şarap kültürünün yaygınlaştırılması ve turizm faaliyetlerini de içine almaktadır.

  Şarap Turizmi yeni ancak tüm dünya’da şarap bölgeleri olarak tanımlanmış her yerde mevcut olan ve giderek ivme kazanarak uygulanan bir turizm şeklidir. Napa Vadisi, Rioja, Loire Vadisi, Rhone Vadisi, Toskana  bu konuda önemli atılımları olan bölgelerdir. Fransa, İtalya, Almanya, Avustralya, İtalya, İspanya, Portekiz gibi ülkelerde şarap turizmi kültür turizmi faaliyetleri içinde önemli bir yer tutmaktadır. 

 Ülkemizde durum;

     Şarap turizmi bir kültür turizmi olarak kabul edilse de ülkemizde şu anda konuyla ilgili olarak bilinçli bir turizm aktivitesi henüz yapılmamaktadır. Ancak son zamanlarda İstanbul çıkışlı bazı turlar düzenlenmektedir. Trakya yöresindeki Şarköy, Mürefte gibi üzüm bağlarına gidilmektedir. Bunun yanı sıra Kapodokya’da da özel turlar düzenlenmektedir. 

   Bildiğimiz gibi Türkiye de turizm konusunda önde gelen Antalya, her şey dahil otellerle doludur. Yurtdışından gelen ve Türkiye konusunda fazla bir bilgisi olmayan turistler bu tip otellerde  tatillerini sadece otel sınırları içerisinde geçirmektedirler. Eğer Türkiye içinde çeşitli şarap bölgeleri oluşturulur ve çeşitli şarap yolları belirlenirse  ülkemize gelenler sadece şarap değil, bize ait olan birçok ürünle de tanışacak ve ülkemiz hakkında daha çok fikre sahip olacaklardır. Elbette belli bir kitle her şey dahil konseptinde tatil yapmaya devam edeceklerdir. Ancak şarap turizmi sayesinde Türk şarabını içen, bölgenin özgün yemeklerini tadan ve bizler hakkında daha çok bilgi sahibi olacak bir turist kitlesi oluşturulacağı kesindir.

   Şarap turizmi ancak bu şekilde canlanabilir kendisine ve çevresine katkı sağlayabilir. Öte yandan orta ve küçük şarap üreticileri için Şarap Turizmi, büyük firmaların tekelindeki dağıtım ağına alternatif, dolaysız, direkt satış noktası ve vadesiz nakit akışı sağlamakta, hem firma hem de çevresindeki yerel işletmeler için temiz ve adil bir kalkınma modeli oluşturmaktadır.

Şarap turizmine katkıda bulunularak oluşturulacak Şarap Rotaları ile Şarap meraklılarının ilgileri çekilebilir. Bu rotalarda meraklılar şarap yapımı ve teknikleri, bağcılık, bölge tarihi, şarap tadımı, yöresel arkeloji, restaurant referansları ve akıllarında kalan paylaşmak istedikleri çoğu soruya cevap bulabilmektedirler. Örneğin Tekirdağ –Avşa-Eceabat-Bozcaada-İzmir-Pamukkale-Kapadokya-Elazığ ve Diyarbakır şarap turizmi yapılabilecek önemli rotalardır. 

Meraklıların ilgisini tabi ki ulaşım kolaylığı, konaklama seçeneklerinin çeşitliliği, tanıtım, diğer turistik çekim noktalarının varlığı, doğal güzellikler ve çeşitli aktiviteler çekecektir. Bunlar da unutulmaması gereken noktalardandır.

Şarap turizminin ve buna bağlı olarak yöresel turizmin artması için ürünün yani şarabın “ruhunu yaşatarak” satabilmeniz gerekir. Sadece şarap değil, yan ürünleri de satılabilir. Üzüm çekirdeği ya da yağının içinde bulunduğu kimi ürünler gibi. 

Türkiye şarap turizmiyle birlikte öz mutfağını da tanıtma fırsatı yakalayacaktır. Türkiye’nin tanıtımında Türk mutfağı önemli bir enstrümandır. Bu alanda ülkemize gelen turistlere özellikle kendi topraklarımızın otantik üzümlerinden yapılmış şaraplarımızı tanıtırken buralardan giderken de yanında bir şişe şarabı götürmesini sağlayabilmeliyiz. Yurt dışında Türk mutfağının tanıtımı için nitelikli Türk restoranlarının açılması konusunda da teşvikler yapılmalıdır.  Ülke dışında Türk mutfağı denilince akla kebap gelmektedir. Oysaki Türk mutfağı  Anadolu’daki binlerce yıllık geçmişinden kaynaklanan birikimiyle mükemmel bir yemek zenginliğine sahiptir. Bu lezzetlerin nitelikli restoranlarda sunumuyla  bir İtalyan, Fransız ya da Çin mutfağı  gibi popüler hale gelebiliriz.  Bu tip restoranlarda Anadolu’ topraklarının güneşiyle yetişmiş üzümlerden yapılan şaraplar, kendi yemeklerimizin yanında sunulduğunda ülkemiz tanıtımında büyük rol oynayacak ve ekonomiye katkısı zaman içinde artacaktır. Türk mutfağının planlı programlı olarak çok yönlü tanıtımı yapıldığında yurt dışındaki insanlarda ‘’Türk mutfağı eşittir  kebap ‘’ algısı da değişecektir. Uluslar arası standartlardaki konaklama tesislerinde çalışan usta aşçıların özenle hazırlayıp, sunduğu zengin lezzetlerin Türk mutfak kültürünün tanınmasına önemli katkısı vardır. Türk mutfağının uluslar arası arenada ivme kazanması için sektörün çabasının yanı sıra devletin desteğine de ihtiyaç vardır. Yapılacak en önemli şey bize özgü olan değerleri ortaya çıkarmak ve uluslar arası standartlarda sunumu yapabilmektir.

Sonuç

Türkiye de gelişen şarap sektörü sonucunda tesis yenilenmeleri gerçekleştirilmektedir. Yenilenen binaları ya da yeni kurulan şirketlerin üretim tesislerini, bağlarını gören yerli ve yabancı turistlerin hepsi olumlu yönde etkilenmektedirler. Türkiye artık iyi şaraplar üretmektedir AB ülkelerinde olduğu gibi bağcılığımız ve şarap üretimimizin arkasında destekleyici politikalar olması halinde ekonomik açıdan bu alanda söz sahibi olan ülkeler gibi  önemli noktalara gelmemiz hayal değildir. Avrupa Birliğinde ortak tarım politikaları çerçevesinde en çok önemsenen ve korunan sektörler bağcılık ve şarapçılık olarak öne çıkmaktadır. Tarım sektöründe gelirlerin artırılması ancak üretilen ürünlerin katma değer yaratacak biçimde değerlendirilmesi ile mümkün olabilir. Türkiye üzüm üretimindeki büyük potansiyelini 150 milyar dolar hacmindeki dünya şarap pazarında mutlaka kullanmalıdır. Hindistan’ın yanı sıra Çin, Vietnam, Tayland gibi Uzak doğu ülkeleri  dünya şarap pazarında yeni alıcı ülkeler durumuna gelmişlerdir.

Türkiye turizm potansiyeli açısından oldukça zengin bir ülkedir. Ancak deniz turizmi dışında bu potansiyeli yeterince kullanamamaktadır. Bu potansiyelden iyi bir şekilde yararlanabilmek ve pazarın geliştirilmesi için farklı turizm seçeneklerinin de desteklenmesi gerekir. Tüm dünyada farklı turizm çeşitlerine bir geçiş yaşanmaktadır. 2023 Türkiye turizm stratejisine baktığımızda, Türkiye’de turizmin noktasal değil, bölgesel ölçekli geliştirilmesi gerektiği, bunu da turizm koridorları, turizm bölgeleri, turizm kentleri şeklinde planlanmasının daha doğru olacağı vurgulanmaktadır.

  Şarabın pazarlanmasına özel mekanlar, tarihsel dokular, yerel ürünlerde eşlik eder. Bu şarabın binlerce yıllık kültür kokusundan, doğasından gelir. Şarap diğer ürünlerden farklı olduğu için onu kendi doğal ortamında ve kültürüyle sunmak gerekir.

   Şarap turizmi desteklendiği ve güçlendirildiği takdirde Türkiye açısından umut veren ve geleceği olan bir turizm şeklidir. Türkiye’ye kazandırılması gereken bir kimlik olduğunu düşünmekteyiz. Ancak bu sadece küçük işletmelerin kendi başlarına çıkacakları bir yol değildir. İşletmelerin ve ticari kalkınmanın bu proje adına devlet tarafından desteklenmesi gerekmektedir. Hatta AB desteği gerektiren ve bazı maddi yükümlülüklerin bu küçük işletmelerde yarattığı külfet düşünülerek destek olunması gerekmektedir. Bu destek sadece bu küçük şarap işletmelerini değil, bölgede gelişmeye açık küçük esnafı da kalkındıracaktır. Bazı şarap turizmi amaçlı çalışan işletmeler sadece şarap tadımı, şarap ve yan ürün satışı ve bilgi kaynaklı konferans ve toplantılar düzenleyerek meraklıların sadece konaklamasını sağlamaktadır. Bununla birlikte yemek vb. ihtiyaçlarını gidermek için misafirleri bölge halkına yönlendirmekte böylelikle bölge kalkınmasına da yararlar sağlamaktadır. Bölgesel olarak kalkınma hedeflendiğinde Şarap Turizmi bu kalkınmayı canlandıracak bir projedir.

     Bu konuda herkes üzerine düşeni yaptığında  gerçekleşecek olan bölge bazlı kalkınmalar Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağlayacaktır.