Patates ten başlayalım (Solanum tuberosum)

William H. McNeil, 1999’da yazdığı, ‘Patates Dünya Tarihini Nasıl Değiştirdi”’ makalesinde, Amerika kıtasından gelen patatesin, 1770’li yıllarda kıtlık ve açlık çeken Kuzey Avrupa’yı yok olmaktan kurtardığını, zenginleştirdiğini ve bugünkü devletlerin kurulmasına ön ayak olduğunu söylüyor. Onun iddiasına göre “Patates tahıla nazaran dört kat daha fazla karbonhidrat içerdiği için Avrupa’da hızlı nüfus artışına neden olan, kıtanın sanayileşmesini sağlayan ve bugünkü uygarlığın temelini oluşturan” bir bitkidir. 

 

Patatesin anayurdu, And Dağlarının eteklerindeki Peru ve Bolivya vadileri. Bu topraklarda patatesin geçmişi MÖ 8000 yılına kadar uzanıyor; yetişen 300 çeşit patates türünün sadece 2 ya da 3’ü kültüre alınmış Avrupa’da

 

İnka topraklarını ele geçiren İspanyol komutan Francisco Pizarro’nun ordusunda tarihçi ve botanikçi Pedro Cieza de Leon da vardır. Leon, 1553 yılında yazdığı Cronica del Peru kitabında Quito bölgesinde patatesi bulduğunu yazmış. Pizarro, 1570 yılında tam tamına 99 yumruyu Avrupa’ya getirmiş ve İspanya Kralı II. Felipe’ye sunmuş. 1590 yılında ise İngilizler tarafından Amerika kıtasından getirilmiştir.

 

Bu ilk patatesler, önce Güney İspanya bölgesinde yetiştirilmiş, daha sonra İtalya ve Portekiz' e götürülmüştür. İngiltere' ye getirilen ilk patatesler ise, önce İrlanda' da yetiştirilmiş, daha sonra İskoçya ve Galler bölgelerine yayılmıştır. Patatesin gerçek anlamda değerini ilk olarak İrlandalılar anlamış ve 17. yüzyılın başlarında, ilk defa bu ülkede patates tarla ziraatı halinde yetiştirilmeye başlamıştır. Patates tarımı, İrlanda' da hızla gelişmiş ve 18. yüzyılda bu ülkede patates halkın temel gıda maddesi haline gelmiştir. Öyle ki, 1845 yılında, İrlanda' da kişi başına patates tüketimi 4-6 kg' a ulaşmıştır.

 

Uygarlığı kurtarması bir yana, patates, tarihin en büyük facialarından birinin de sebebi olmuştur. Patatese bağlı olarak kıtlık ilk önce Almanya’da yaşanmış. 1840’lı yıllarda Almanya’da patates üretimine zarar veren bir küf hastalığı ortaya çıkmış. Ama patates yanında başka tarım ürünleri de halkın beslenme ihtiyacına yanıt verdiği için Almanya’yı fazla sarsmadan ve uzun da sürmeden atlatılır. Patates bağımlılığı önlemler sayesinde daha ölçülü ve sınırlıydı. Oysa İrlanda için durum hiç öyle olmaz.